Buğdaylarımız kansere dirençsiz!

Buğdaylarımız kansere dirençsiz!
Abone Ol

Bitkisel üretimde dengeli gübrelemenin sadece çitçinin geliri açısından önem taşımadığını, hayatın her yönüyle toplumu ilgilendiren önemli bir konu olduğunun altını çizen Gezgin, topraktan gerekli besinleri alamadığı için Türkiye'de üretilen buğdaylarda insan ve hayvanlar için önemli olan anti kanserojen elementinin düşük olduğunu vurguladı. Buğday tanesinde 100-1000 mikrogram/kg arasında olması gereken anti kanserojen elementinin Türkiye'de yetiştirilen buğdayların hemen hemen tamamında 100 mikrogram/kg'dan daha az olduğunu dile getiren Gezgin, bundan dolayı bitkisel üretimde dengeli gübrelemeye büyük önem verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Türkiye'de üretilen buğdayların verim ve kalitesinin dünya ortalamasının gerisinde olduğunu, bunun da dengeli gübrelemeyle doğrudan ilişkili olduğunu ifade etti. Buğdayda kalite ve verimin düşük olmasından dolayı da Türkiye'nin her yıl 3, 3.6 milyon ton buğday ithal etmek zorunda kaldığını vurgulayan Gezgin, "Çiftçimiz fakirleşirken ülke kaynakları da dışarıya gidiyor" eleştirisinde bulundu.

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sait Gezgin'in 'Bitkisel Üretimde Dengeli Gübrelemenin Önemi' başlıklı yazısının devamını buradan okuyabilirsiniz...