Kilogramı dökmede 13 TL'ye ulaşan zeytinyağının raf fiyatı 20 TL'yi buldu. Fiyat artışı nedeniyle bu yılın ocak-nisan ayları arasında iç piyasada zeytinyağı tüketiminde yüzde 6 düşüş oldu. Aynı dönemde sızma zeytinyağı tüketimi yüzde 30 düşerken, daha ucuz olan riviera zeytinyağının tüketimi yüzde 40 arttı. Bu da zeytinyağına alışan tüketicinin, fiyat artışına karşın başka sıvı yağı tercih etmediğini, pahalı sızma zeytinyağından daha ucuz olan riviera zeytinyağına kaydığını gösteriyor.
Dünya gazetesinden Sedat Alp'ın haberine göre zeytinyağında fiyat artışı ihracatçıda da tedirginliğe neden oldu. İhracatçı içeride fiyatın artması nedeniyle uluslararası piyasada rekabet edememekten yakınırken, fiyatta dengeyi sağlayacak bir mekanizmanın kurulmasını talep ediyor.
Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin, bu yıl birçok tarım ürününde olduğu gibi, zeytinyağında da üretimin yeterli olmaması nedeniyle fiyatın yükseldiğini, üreticiden kilogramı 12-13 TL'den çıkan zeytinyağının rafl arda 20 TL'ye satıldığını, bunun üretimin yetersizliğinden kaynaklandığını söyledi. Üreticinin elindeki ürünü stokladığı şeklindeki değerlendirmeleri eleştiren Çetin, “Üreticinin elinde mal olmamasına karşın, 'fiyat artacak beklentisiyle üretici elindeki malı satmıyor' deniyor. Yeni sezon mahsulü göründü, dalında zeytin taneleri leblebi büyüklüğüne ulaştı. Üreticinin yeni mahsule kadar elinde stok tutacak ekonomik gücü yok. Her koşulda faturayı üreticiye çıkarmak Türkiye alışkanlığı olsa gerek. Üretici ilk defa bu yıl para kazandı. Fiyatların seneye de bu seviyede kalmasının doğru olacağını düşünüyorum. Felaket senaryolarını yadırgıyorum" diye konuştu.
Fiyattaki yükselme eğilimine karşın tüketicinin zeytinyağını kullanmaktan vazgeçmediğini belirten Çetin, “Gıda maddelerinin tüketimini takip eden kuruluşların yaptığı araştırmaya göre; bu yılın 4 ayında iç piyasada zeytinyağı tüketimi yüzde 6 daraldı. İlginç olan tespit ise fiyatı yüksek olan sızma zeytinyağı tüketimi yüzde 30 düşerken, ucuz olan riviera zeytinyağı tüketiminin yüzde 40 artması. Bu da tüketicinin fiyatın artmasına karşın başka yağlardan çok yine zeytinyağında kaldığını gösteriyor" dedi.
Yüzde 8 olan KDV sıfırlansın
Fiyat artışının Antalya, Adana, Osmaniye'den Antep Nizip'e kadar olan bölgelerde zeytinin az olmasından kaynaklandığını belirten Çetin, “Güney illeri de ihtiyacını Aydın ve Körfez bölgesinden sağlıyor. Avrupa'da da bir önceki sezon 1.7 milyon ton olan rekoltenin bu sezon 880 bin tona gerilemesi de fiyatların yükselmesinde etken oldu. Geçen yıl Suriye'den Türkiye'ye zeytinyağı giriyordu, bu yıl tersi oldu. Suriye'de de yağ olmadığı için Türkiye'den oraya yağ gidiyor. Bütün bu nedenlerle fiyatlarda tırmanış söz konusu ancak dramatik bir tablo söz konusu değil" dedi.
Bu koşullarda üreticiyi suçlamak yerine, akılcı politikalarla üreticiyi ve ihracatçıyı korumak gerektiğini vurgulayan Çetin, sektörün bileşenleri arasında sağlanan dayanışma ruhu ile bunun sağlayabileceğini belirtti. Çetin, özetle şu ifadeleri kullandı:“ Sektörde ciddi mutabakat var. İhracatçılar, Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi, sektörün önemli markaları arasında dayanışma var. Sektör bu güzel trendi yaşıyorken, sorunları aşmak için doğru politikaların oluşturulmasını sağlayabiliriz. Dünyanın her yerinde üreticiyi koruyan yasalar var. AB fiyatlar düştüğünde üreticinin elindeki ürünü tutması için onun stok maliyetlerini karşılıyor. Biz zeytinyağında yüzde 8 olarak uygulanan KDV'nin sıfırlanmasını önerdik uygulanmadı. Şimdi tam zamanı. İhracatta pazar kayıpları olduğu doğru. Devletin ihracatçısını, bulunduğu pazarlardaki rekabet gücünü korumak adına teşvik pirimlerini artırması gerekiyor."
Fiyatta denge sağlayacak mekanizma lazım
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Emre Uygun ise içeride ürünün fiyatı yükseldiği için uluslararası piyasalarda pazar kayıpları yaşadıklarını, var yılı olmasına karşın ihracat açısından 2014'ten daha kötü bir sezon beklediklerini söyledi. Uluslararası piyasalarda da fiyatın yükseldiğini, İspanya'da bir ton zeytinyağının 3 bin 600, Tunus'ta ise 3 bin 200 eurodan işlem gördüğünü anlatan Uygun, “Üreticinin de kazanacağı, tüketicinin de uygun fiyata sağlıklı zeytinyağı tüketeceği bir fiyat dengesini sağlayacak mekanizmaya ihtiyaç var. Pazarların korunması gerekiyor. Üç yıl önce de fiyatlar dibe vurmuştu. Şu an ise uçtuğu noktalardayız. Beklentiye sokulan üretici elindeki ürünü tutar, sonra da istediği fiyat olmazsa o da mağdur olur" diye konuştu.
Bakanlık, fiyat artışında üretici ve toptancıları suçladı
Zeytinyağı fiyatlarının yüksekliği konusunda yazılı açıklama yapan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, “Fiyat artışının temel sebebi dünya üretimindeki daralmaya bağlı fiyat artışları yanında, önceki sezondan stok devrinin minimum olması, ayrıca fiyatların yükseleceği beklentisi nedeniyle üreticiler ve toptancıların piyasaya ürün arz etmemesidir" değerlendirmesinde bulundu.
Açıklamada şu görüşlere yer verildi: “Dünya zeytinyağı üretimi ortalama 3 milyon ton seviyelerinde olup, İspanya, 1.5 milyon tonluk üretimi ile dünya zeytinyağı üretiminde lider konumundadır. İkinci büyük üretici ülke olan İtalya ise 650 bin ton zeytinyağı üretimi gerçekleştiriyor. Dolayısıyla İspanya ve İtalya, dünya zeytinyağı üretiminin yaklaşık yüzde 70'ini gerçekleştiriyor. Ancak son iki sezonda İspanya ve İtalya'da kuraklık ve zeytin bahçelerinde görülen hastalıklar nedeniyle rekoltede düşüşler yaşandı. İspanya'da rekolte 750 bin ton seviyelerinde, İtalya'da ise 350 bin ton seviyelerinde gerçekleşti. 2014-15 yılı dünya zeytinyağı üretiminin yaklaşık yüzde 23 düşüşle 2.3 milyon ton düzeyinde bekleniyor."