Son Söz gazetesinden Mehmet Akgün'ün haberine göre, Türk Veteriner Hekimler Birliği Başkanı Talat Gözet, uygulama ücretinde yaşanan sorunun biran önce çözülmesini istedi. Konuyla ilgili olarak çarpıcı değerlendirmelerde bulunan Gözet, şunları kaydetti:
"Özellikle kamuda çalışan veteriner hekimlerin Osmanlı'dan beri gelen hayvan hastalıklarıyla mücadelede bir gelenekleri vardır. Bir hayvanı aşılamak, bir çocuğu aşılamak gibi değildir, çocuk aşı yaptırmak için sağlık ocağına gider aşısını vurulur. Ancak veteriner hekimler tek tek evleri dolaşarak hayvanları aşılamak zorundadır. Kanunda da bunun için aşılama ücretleri vardır. Bir teşvik olsun diye çok düşük miktarlarda hekimlere ücret ödenir. Bu ücretler 2017 başında küçükbaşlarda 25 kuruş, büyükbaşlarda da 75 kuruştu.
Sayın Bakanımız bunu kaldırdı. Dedi ki; 'ben bunu vatandaştan almayacağım her şey bedava bunu da devlet ödeyecek'
Kanun diyor ki; 'bunun bedelini üretici öder ama bedelini bakanlık belirler' Bakanlık bu ücreti pas geçebilmek için geçen yıl ücretin 75 kuruş olmasına rağmen bu yıl bir onayla 1 kuruşa indirdi. Sayın Bakanla defalarca konuştuk. Bunun yerine somut adımlar atılsın istedik, bu ücret nasıl ödenecek merak ettik, şu an bu ücretin nasıl ödeneceği konusu muallakta.
Taşrada veteriner hekimler köye gidiyor, aşı yapıyor para alıyor. Aldığı para kendi el emeğinin parası değil devletin satın almış olduğu bir aşının parasını döner sermayeden tahsil edip, köylüden aldığı parayla döner sermayeye geri yatırıyor.
Şimdi üretici diyor ki; 'Bakan bedava dedi siz niye para istiyorsunuz?' Doğu'da bir kaç ilde üreticiler ve veteriner hekimler arasında ciddi problemler yaşanmaya başladı. Sayın Bakanımıza bu durumu somutlaştırmaları gerektiğini defalarca söyledik.
HAYVANCILIĞI BEKLEYEN TEHLİKE!
Aşılama kampanyaları Mart ayı içerisinde başlayacak o zamana kadar bu durum somutlaştırılmadığı takdirde 2018 yılında hayvan hastalıklarıyla mücadelede ciddi riskler yaşanır.
Oradaki veteriner hekimler ve teknisyenler mesaiye uymadan sabah erken saatlerde köylere gider, köylü işlerine dağılmadan önce hayvanlarını aşılar ve geri döner. Haftasonu programı yapar, hafta sonları da gider. Yani bir özveriyle hemde üç beş kuruş teşvik parası alarak bu işi yüz yıldır böyle devam ettirirken sayın Bakanımız 'bundan sonra üreticiden para almayacaksınız' dedi. Tamam para alınmayacak ama yerine nasıl bir düzen getirilecek havada bıraktı.
Özlük hakları da iyileşmedi, 'parayı ben karşılayacağım' dedi nereden, nasıl karşılanacak bunu da somutlaştırmadı.
Bugüne kadar Tarım Bakanlığı'nda çalışan 7 bin- 8 bin veteriner hekim ve 10 bin- 11 bin serbest veteriner hekimin mücadelesi sonucu hem sığır vebası hem şap gibi diğer hastalıklarda son 2-3 yıldır ciddi azalma söz konusuyken şimdi veteriner hekimler özveriyle çalışmayacak. Sabah mesai saatinde işe gelecek, görev kağıdı imzalanacak görevine gidecek.
VETERİNERLİK 1 KURUŞLUK MESLEK HALİNE GETİRİLDİ
Veteriner hekimler artık bir fedakarlık göstermeyecek çünkü meslek 1 kuruşluk meslek haline getirildi. Konu maddiyat değil, mesleği manevi anlamda yıktılar.
Bugün bir aile hekimi 12 -13 bin lira maaş alırken bir veteriner hekim 4 bin - 4 bin beş yüz lira maaş alıyor. Üstelik aile hekimleri bir odada konfor içinde hizmet verirken, veteriner hekimler kırsalda soğukta yağmurda, karda, çamurda bir ahırın içinde hizmet veriyor. Bunu düzenleyemediğiniz takdirde 2018 yılı umarım olmaz ama hayvan hastalıklarıyla mücadelede ciddi riskler oluşturacak.
Bugün şap hastalığı dediğimiz hastalık tedbir alınmazsa üretimde düşüşlere neden olabilecek bir hastalık. Yüz hayvan olan besi işletmesinden karkas başı 270 kilogram et üretirsiniz. Bu işletmeye bir şap hastalığı geldiği zaman et üretemezsiniz. Bunun yanında tedavi için harcayacağınız parada ayrıca zarara uğratır.
Tarım Bakanı bu aşılama ücretlerinin nasıl somutlaştırılacağını bir an önce belirtmelidir. Sayın Bakanımız konuya da yabancı. Üretici bir hayvanını mezbahaya sattığı zaman Türkiye ortalamasında 270 kilogram et üretiyordu. 6 ay önce kilosunu 25-26 liraya satıyordu, 6 aydır üretim maliyetleri artmış olmasına rağmen şu anda kilosunu 23-24 liraya satabiliyor. Yani bir kiloda 2 lira bir zararı var, bir hayvanda 540 lira zarar. Sayın Bakanın o bedava bu bedava dediği rakamları topluyoruz yılda 2 kez aşı yapılıyor sayın Bakanın bedava dediği tutar yılda hayvan başına 1 buçuk lira.
ESKİ SİSTEME GERİ DÖNÜLMELİ
Şu an Bakan söylediği sözden geri adım atmalı. Eski sisteme dönmediğiniz takdirde 2018 yılında hem üreticiyle veterinerler arasında hem de hayvan hastalıkları konusunda ciddi sıkıntılar yaşanır. Bunu kendilerinede söyledim özellikle bürokratlarına onlarda farkındalar. Hayvan hastalıklarıyla ilgili genel müdürlük çırpınıyor ama sayın Bakanın lafının üstüne laf söylemek olmuyor. Sayın Bakan çok çelişkili konuşuyor.
TARIMDANHABER