Pankobirlik Genel Müdürü Taner Taşpınar, Cargill başta olmak üzere 5 NBŞ firmasına getirilmek istenen kota kıyağı ile ilgili olarak skandal bir iddiayı gündeme getirdi. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından hazırlanan ve şeker pancarının ölüm fermanı anlamına gelen 'Üretim Reformu Paketi' Kanun tasarısının, şeker piyasasını düzenlemekle görevli olan Şeker Kurulu Başkanı Hüsnü Tekin'in çıkartmaya çalıştığı Şeker Kanunu tasarısı ile bire bir örtüştüğüne işaret eden Taşpınar, Nişasta ve Glikoz Üreticileri Derneği (NÜD) ile Cargill'in ise Tekin'e baskı yaptığını vurguladı.

MANİDAR BENZERLİK!

Tekin'in üzerinde çalıştığı Şeker Kanunu Tasarısı ile yapılmak istenenlerin, 'Üretim Reformu Paketi' Kanun tasarısı ile bire bir örtüşmesinin manidar bulduklarının altını çizen Taşpınar, “NÜD ve Cargil bu konuda Tekin'e baskı yapmakta. Glikozdan boşalan kotayı da izoglikoza yöneltmek veya izoglikozun kotasını tek başına yüzde 15'lere çıkarmanın peşindedirler" dedi.

Taşpınar, Üretim Reformu Paketi Kanun Tasarısı ile gündeme gelen kota ayrıcalığının müjdesinin de Tekin tarafından 9 ay önce verildiğini hatırlattı.

YENİ BİR BOYUT KAZANDI

Tarımdan Haber'de 'Şeker Pancarı Yasaklanıyor' ana başlığı ile verdiğimiz ve kamuoyunda büyük yankı bulan kota kıyağı, Pankobirlik Genel Müdürü Taner Taşpınar'ın açıklamaları ile yeni bir boyut kazandı.

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından hazırlanan ve şeker pancarı için ölüm fermanı anlamına gelen 'Üretim Reformu Paketi' Kanun tasarısı ile NBŞ firmalarına getirilmek istenen kota ayrıcalığını sert bir dille eleştiren Taşpınar, şunları kaydetti:

TÜRKİYE PANCAR ÜRETİMİNDEN VAZGEÇECEK

“Üretim ve yatırımın önündeki engelleri kaldırma hedefiyle hazırlanan tasarı taslağında amaçlanan hedef gerçekleşirse, pancar üretiminde Avrupa'da 3'cü olan Türkiye, üretimden vaz geçerek, ABD'nin küresel şirketi Cargill ile birlikte 5 NBŞ firması, şeker piyasasını tamamen ele geçirecektir. Kar marjların katlayarak sürdürmeye devam edecek olan bu şirketlerin ürettikleri Nişasta Bazlı Şekerlere Dünyada önemli ölçüde kısıtlamalar ve yaptırımlar getirilirken, ülkemizde ise halkımız bu ürünleri tüketmeye mahkum edilecektir"

Taşpınar, açıklamasında dikkat çeken başlıklar şöyle:

AB NORMLARININ ÜZERİNDE ÜRETİM İZNİ VERİLİYOR

Malum olunduğu üzere 2001/2002 pazarlama yılından itibaren uygulanmaya konulan yeni şeker rejimi kapsamında Nişasta Bazlı Şeker üreticilerine toplam A kotası şeker üretim miktarının %10 u oranında kota tahsis edilerek, AB normlarının üzerinde üretim izni verilmektedir.

PANCAR ÜRETİMİ 22 MİLYON TONDAN 14 MİLYON TONA DÜŞTÜ

Bununla da yetinilmeyip Bakanlar kuruluna tanınan yetkiyle bu grubun kotaları son on dört pazarlama yılında ortalama olarak %30 -50 oranında arttırılmaktadır. Bunun neticesinde ise üreticilerimizden alınan pancar miktarı ortalaması 22 Milyon tonlar seviyesinden 2015/2016 yılında %40 oranında azalarak 13-14 milyon tonlar seviyesine düşmüştür.

PANCAR ÜRETİCİLERİNİN BU DURUMU KABUL ETMELERİ MÜMKÜN DEĞİLDİR

Bu durumu pancar üreticilerinin kabulü asla mümkün değildir ve bu husus gerek Yönetim Kurulu Başkanımız, gerekse Genel Müdürlüğümüzce ilgili kurum ve kuruluşlara ve hükümet yetkililerine sürekli olarak intikal ettirilmektedir.

KOTANIN TAMAMEN KALDIRILMASI İÇİN BASKILARINI SÜRDÜRÜYORLAR

Durum bu iken, Nişasta Bazlı Şeker lobilerinin kota artırımları hatta kotanın tamamen kaldırılması yönündeki baskılarının sürdüğünü de üzülerek öğrenmiş bulunmaktayız. Bu hususta gelinen son noktada; T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca açıklanan “Üretim Reform Paketi" Kanun tasarısıdır.

GLİKOZ ŞURUPLARI KOTA KAPSAMINDAN ÇIKARILMAK İSTENİYOR

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın hazırladığı Üretim Reform Paketi Yasa Taslağı'nda Yeni düzenleme ile; tüm glikoz formları (likit yada kurutulmuş halde glikoz şurupları) şeker tanımı içinden çıkarılarak, hem kota kapsamından, hem de Şeker Kurumu'nun tüm glikoz ürünleri üzerindeki düzenleme ve denetleme yetkisi ortadan kaldırılmak istenmektedir.

UFAK BİR DEĞİŞİKLİKLE NBŞ KOTALARI BİR KALEMDE YÜZDE 33 ARTACAK

Bakanlıkça hazırlanan torba yasa taslağında ikinci kritik değişiklik ise kota hesabında kuru madde bazında ve sadece izoglikoz için kotanın belirlenmesidir. Böylece 'Glikoz ya da polimerlerinden üretilen ve kuru madde bazında ağırlık itibarıyla yüzde 10 ve daha fazla oranda früktoz içeren nişasta kökenli izoglikoz için belirlenecek toplam A kotası, ülke toplam A kotasının yüzde 10'unu geçemez.' hükmü getirilmek istenmektedir. Sadece bu değişiklik ile toplam NBŞ kotaları otomatik olarak %33 oranında artacaktır. Bununda sektöre yansıması özetle aşağıdaki şekilde olacaktır.

5 NBŞ FİRMASININ KOTASI 265 BİN TONDAN 528 BİN TONA ÇIKACAK

2016/2017 pazarlama döneminde 265 bin ton olan NBŞ kotasının kuru madde bazında belirlenmesi durumunda, yüzde 33'lük artışla kotaları 352 bin tona ton'a çıkacaktır. Bakanlar kurulunun bu oranı her yıl olduğu gibi yine yüzde 50 artırması durumunda ise üretimleri neredeyse iki kat artışla ticari bazda 528 bin tona yükselecektir. Bu da NBŞ kotalarının toplam şeker üretimi içindeki kotasının yüzde 100 artırılması (%21,9) anlamına gelmektedir. Oysa AB normlarında Kuru Madde Bazında hesaplanan İzoglikoz kotası hali hazırda kuru madde bazında toplam AB şeker kotasının %5,1'i seviyesindedir.

KOTA KIYAĞININ PANCAR ÇİFTÇİSİNE YANSIMASI AĞIR OLACAK

NBŞ kotalarının Kotaların sadece kuru madde bazında hesaplanması ve Bakanlar kurulunca %50 oranında arttırılması durumunda pancar çiftçisine olan yansıması ise şu şekilde olacaktır;

263 bin ton daha az pancar şekeri üretilmesi,

63 milyon lira vergi kaybı,

Bu oranda şekeri üretmek için 1,8 milyon ton pancarın yetiştirilememesi,

32,727 Ha alanda Pancar ekilememesi,

6,500 çiftçinin (aileleri ile birlikte 35,000 çiftçinin) pancar ekememesi,

Yan ve alt sektörleri ile birlikte 30 yakın sektörde iş ve katma değer kaybı,

Doğu bölgelerimizdeki 5 fabrikanın kapanması ile geçici tam zamanlı olarak çalışan yaklaşık 5.000 kişinin işsiz kalması şeklinde olacaktır.

TAM KAPASİTE ÇALIŞACAKLAR

Bu yeni düzenlemeler ile kotalı ve kotasız olarak üretim yapan ve toplamda 1 300 000 ton Glikoz ve İzoglikoz üretim kapasitesine sahip olan bu grupların kapasitesinin tamamının kullanılmasının önü açılırken, tamamı yerli sermayeden oluşan pancar şekeri sektörü ciddi tehdit altında bırakılmaktadır.

EN ÖNEMLİ ENGEL OLARAK ŞEKER PANCARINI GÖRÜYORLAR

Sektörde yer alan uluslararası şirketler yüksek karı nedeniyle NBŞ üretimi için ayrılan kotayı yükseltmek, mümkünse kotayı kaldırmak istemektedirler. Bunun için ise en önemli engel olarak, Türkiye'de pancar şekeri üretimi görmektedirler.

Kamu Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesinde kotalarına talip olmaları, özelleşme sonunda şeker fabrikalarının çoğunun kapanacağı ve oluşan üretim açığının mısır şurubu yani NBŞ ile dolduracağı üzerine planlamalar yapmaktadırlar.

YÜZDE 120 KAR İLE ÇALIŞIYORLAR

Dünya NBŞ fiyatlarını ülkemizle kıyasladığımızda dâhilde tüketilen NBŞ fiyatlarının dünya fiyatlarının üzerinde olduğu görülmektedir. NBŞ üretiminin tamamına yakın kısmında hammadde olarak mısır kullanılmaktadır. Ülkemiz şartlarında yerli mısır kullanıldığında bile NBŞ firmalarının kâr marjları: % 120'ler civarındadır.

CARGİLL ABD'DE BİLE BU KADAR KARLI ÇALIŞAMIYOR

Zira satış fiyatlarını maliyetleri ½ olmasına karşın pancar şekeri satış fiyatlarına göre ayarlamaktadırlar. Ürünlerinin tamamını yurt içinde pazarlayan bu grup dünya fiyatları ile mukayese edildiğinde ise fiyat satış farkı ABD fiyatlarına göre ülkemizdeki NBŞ satış fiyatından %70 daha pahalıdır.

NBŞ'Yİ HALKA DÜNYA FİYATLARININ İKİ KATI FİYATLA TÜKETTİRİYORLAR

Dünya borsa fiyatına göre ürünlerini dünya fiyatlarının %90 yaklaşık 1/2 oranında Türkiye de daha pahalıya satmakta, bir diğer ifadeyle neredeyse Dünya fiyatlarının iki katı fiyatla Türk halkına şeker muadili NBŞ yedirmektedirler. Bu nedenle dış pazarlara yönelmek yerine, dâhilde kota artışına yönelik gayret gösterip, pazar paylarını ve karlarını artırmayı hedeflediklerini göstermektedir.

HÜKÜMET İRADESİNİ ŞEKER PANCARINDAN YANA KOYMUŞTUR

Ancak durum bu iken gelinen noktada Pankobirlik olarak temsil ettiğimiz 1.400.000 ortağımız adına hükümetimizin herhangi bir iradesi olmadığını da bilmekteyiz.

Zira Sayın Maliye Bakanımız Naci Ağbal'ın da 20 Eylül 2016 tarihinde Çorum Şeker Fabrikamızın 2016/17 pancar alım kampanyasının açılış töreninde yaptığı konuşmasında; Hükümetimizin konuya olan hassasiyetini, sürdürülebilir bir pancar tarımı ve sektörün rekabet gücünün arttırılmasında sektörün özelleştirilmesi noktasındaki görüşlerini büyük bir mutlulukla öğrenmiş bulunmaktayız. Hükümetimize ve Kendisine sonsuz şükranlarımızı ve teşekkürlerimizi bir kez daha bu vesile ile iletmek istiyoruz.

İKİ TASARI HAKKINDA MANİDAR BENZERLİK!

Şeker piyasasını düzenlemekle görevli olan Şeker Kurulu Başkanı Hüsnü Tekin'in açıklamaları ve çalışmalarının çıkartılmaya çalışan yasa ile bire bir örtüştüğünü de belirtmek istiyoruz.

ŞEKER KURUMU BAŞKANI 9 AY ÖNCE MÜJDEYİ VERMİŞ!

Zira geçtiğimiz Ocak ayında İstanbul İhracatçı Birlikleri tarafından gerçekleştirilen Şeker Sektörünün sorunları toplantısındaki Hüsnü Tekin'in yapmış olduğu açıklamalarında; Benim kuruma geldiğimden beri bu sorun devam etmekte. Şahsım olarak ta bu konunun arkasındayım. Glikoz şekerin ikamesi değildir. Şekerle birlikte kullanılan bir üründür ve AB de bu yüzden kota kapsamı dışındadır. Yeni kanun tasarısında bunu sunduk, Glikoz kota kapsamından çıkartılmalı, bunu sağlayacağız. Hükümetle bizzat görüştük, Bakanı ve Hükümeti bu konuda ikna etmiş durumdayız. Glikoz Kota kapsamından çıkartılacaktır. Bunun da Müjdesini şimdiden sizlere veriyorum.

ŞEKER KURUMU BAŞKANI KİME ÇALIŞIYOR?

Şeklindeki ifadelerinin ardından yine Gıda Hattı dergisine yaptığı açıklamalarında; Glikoz kotası kalkmalı diyen TEKİN, Açıklamalarında Glikoz Şurubu dediğiniz şey, pancardan üretilen şekerin ikamesi bir ürün değil diyor. İşte bu noktada tamamen hedefi şaşırtıyor ve glikoz adı altında asıl hedefleri olan ve şekerin ikamesi olan glikoz – früktoz şuruplarının kota kapsamı dışına çıkartılmasını sağlayacak alt yapının hazırlanmasına çalışmaktadır.

NÜD VE CARGİLL TEKİN'E BASKI YAPIYOR!

Bir diğer husus Tekin'in açıklamalarında glikozun kota kapsamı dışına çıkarılması ile kotaların belirlenmesinde değişiklik olabileceği şeklinde ifadesidir. NÜD ve Cargil bu konuda Tekin e baskı yapmakta. Glikozdan boşalan kotayı da izoglikoza yöneltmek veya izoglikozun kotasını tek başına %15 lere çıkarmanın peşindedirler.

5 FİRMA ŞEKER PİYASASINI TAMAMEN ELE GEÇİRECEK!

Üretim ve yatırımın önündeki engelleri kaldırma hedefiyle hazırlanan tasarı taslağında amaçlanan hedef gerçekleşirse, pancar üretiminde Avrupa'da 3'cü olan Türkiye, üretimden vaz geçerek, ABD'nin küresel şirketi Cargill ile birlikte 5 NBŞ firması, şeker piyasasını tamamen ele geçirecektir. Kar marjların katlayarak sürdürmeye devam edecek olan bu şirketlerin ürettikleri Nişasta Bazlı Şekerlere Dünya da önemli ölçüde kısıtlamalar ve yaptırımlar getirilirken, ülkemizde ise halkımız bu ürünleri tüketmeye mahkum edilecektir.

ŞEKER FABRİKALARI EKONOMİNİN KALKINMASINDA ÖNEMLİ GÖREVLERİ YERİNE GETİRDİ

Sonuç olarak; Geniş üretici kitlelerine hitap eden, faaliyette bulunduğu yörelerde ve ülkemizin ekonomik kalkınması açısından önemli bir görevleri yerine getirmekte olan şeker pancar üretimi ve üreticilerinin hak ve menfaatleri, kişisel tercihlerle kurulmuş NBŞ fabrikaları ve üretimi ile beraber değerlendirilmemelidir.

CARGİLL'İN DEĞİL MİLLETİN MENFAATİ DÜŞÜNÜLMELİ

Kanunun ilgili maddelerin yukarıdaki şekilde değiştirilmesin Ülkemiz milli menfaatleri açısından ve temsil ettiğimizi 1.400.000 ortağımız adına haksız ve adaletsiz rekabete neden olacağını, ülke milli menfaatleri de göz önüne alındığında, NBŞ kotalarının tamamı için ve ticari (sıvı) baz da kota uygulamasının mevcut haliyle devam ettirilmesi hususunu bir kez daha birinci ağızdan kamuoyumuzun ve hükümetimizin dikkatine arz ederiz.