Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Kamil Özcan, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları kaydetti: 

"Son aylarda girdi maliyetlerindeki durdurulamayan artış karşısında üretici kesiminin maliyet ve zararları taşıyamaması Ulusal Süt Konseyi nezdinde karşılık bulmuş, üretici ve sanayici temsilcileri, Tarım ve Orman Bakanlığı yetkilileri ile birlikte Ulusal Süt Konseyi çatısı altında toplanmıştır. Soğutulmuş çiğ sütün 1 Mayıs 2019 – 31 Aralık 2019 tarihleri arasındaki referans fiyatı 2,00 TL/LT olarak belirlenmiştir.

Bu işin felsefesinin herkes tarafından kabul görecek şekilde bir pariteye bağlanmadığı takdirde her gün, her hafta, her ay fiyat konusunda toplanmak zorunda kalınacaktır. Parite için çiğ süt / fabrika yemi oranı kullanılabileceği gibi raflardaki süt mamüllerinden oluşacak ürün sepeti fiyatı ile çiğ süt fiyatı arasındaki oran da esas alınabilir. Çiğ süt için Ulusal Süt Konseyi tarafından tavsiye fiyatının belirlenmesinin ardından biz üreticileri tedirgin eden en büyük konu yem başta olmak üzere girdi fiyatlarına art arda zamların yapılması ile yetiştiricinin çiğ süt fiyat artışından sağlayacağı faydanın ortadan kalkmasıdır.

Tüketici gıda fiyatlarında yaşanan enflasyon açısından ya çiğ süt fiyatları ile birlikte çiğ süt fiyat artışında en büyük paya sahip yem fiyatlarına da müdahale edilmeli ya da dönemsel olarak çiğ süt fiyatına paralel olarak yem fiyatlarının da sabitlenmesi gerektiği düşüncesindeyiz. Bizim rakamlarla işimiz yok, süt/yem paritemiz garanti altına alınırsa o zaman fiyatlar düşse de yükselse de üretici zarara uğramayacak ve üretimde sürdürülebilirlik sağlanmış olacaktır.

Burada Ulusal Süt Konseyi Yönetim Kurulunda olmamıza rağmen kamuoyuna doğru bilgiyi vermekten çekinmiyoruz. Daha öncede ifade ettiğim gibi süt fiyatını Ulusal Süt Konseyi Yönetim Kurulu toplanarak belirlemiyor. Bakanlığın nezaretinde ve tüm sektör taraflarının hazır bulunduğu bir ortamda referans çiğ süt fiyatı belirleniyor. Burada Konsey sadece toplantıyı organize edip tarafları bir araya getirme görevini üstleniyor. Özellikle süt sektörü ile ilgili oluşturulacak tüm politika ve planlar, üretici kesimini küstürmeden süt üretmeye teşvik etmek ve kazandırmak amacı yanında sanayinin de sürdürülebilir bir şekilde üretimde tutulması ve tüketicinin de korunması esasına dayanmalıdır.

Bu zincirin temeli ve hayati unsurunun üretici olduğu malumunuzdur. Üretmeden işlemek ve tüketmek mümkün değildir. Dün, bugün ve yarın çiğ süt piyasa istikrarına zarar verecek her bir olumsuz gelişmenin Türkiye’nin gıda üretimi açısından bağımsızlığının temeli olan üretici kesimini üretimden uzaklaştırdığı unutulmamalıdır. Sonuç itibariyle biz sektörü bir bütün olarak görüyor üretici ve sanayici kesiminin birbirini tamamlayan unsurlar olduğu düşünüyoruz. Yeni çiğ süt fiyatının üreticilerimiz başta olmak üzere tüm sektör paydaşlarına hayırlı olmasını dileriz. Kamuoyuna saygıyla arz ederiz"

TARIMDANHABER