Hay-Koop Denizli Bölge Başkanı Mehmet Varol, sütte arz fazlalığı yaşandığını ve firmaların süt alımını kestiğini söyledi. Türkiye genelinde olduğu gibi Acıpayam, Bozkur, Çal, Pamukkale, Baklan bölgelerinde ciddi anlamda sorun yaşandığına dikkat çeken Varol, “Devreye Et ve Süt Kurumu girmezse ya günde 1200 ton süt çöpe gider ya da süt ineklerini kesmek zorunda kalırız" dedi.
Denizlihaber'den Şengül Boz'un haberine göre, Doğu ve Güneydoğu'da yaşanan terör olayları, Ak Parti iktidarının dış politikaları, Rusya krizi ve Suriye'deki iç savaş nedeniyle süt ihracatının yüzde 70 azaldığını söyleyen Denizli Hayvancılık Kooperatifleri Birliği (Hay-Koop) Bölge Başkanı Mehmet Varol, sütte arz fazlalığı yaşandığını söyledi. Denizli'de 15 firmanın günde 1200 ton süt alımı yaptığını ancak 1 Mart'tan sonra ciddi sıkıntıların yaşanabileceğini açıkladı.
BAZI FİRMALAR SÜT ALIMINI KESTİ
Önce Acıpayam bölgesinde süt toplayan bir firmanın süt alımını kestiğini açıklayan Varol, “Bu bölgemizle ilgili sorunu şimdilik çözdük. Bozkurt, Çal, Pamukkale bölgemizde yaşanan sıkıntı da aşıldı gibi. Ancak Baklan'da günlük 30 ton süt için bir çözüm bulunamadı. Firma ile anlaşmamız 28 Şubat'a kadar. Asıl sıkıntı 1 Mart'ta başlayacak" diye konuştu.
GÜNDE 1200 TON SÜT MEVCUT
Ulusal Süt Konseyi kayıtlarına göre Denizli'de günlük süt kapasitesinin 1200 ton olduğunu açıklayan Varol, önlem alınmaz ise 28 Şubat'tan sonra 1200 ton sütü dökmek zorunda kalacaklarına dikkat çekti. Varol ayrıca, sütte yaşanan arz fazlalığının devam etmesi halinde çok değil iki ay içerisinde yüz binlerce ineğin kesilme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirtti.
ET VE SÜT KURUMU ALMALI
Böyle devam etmesi halinde süt üreticileri ve firmalar ciddi sıkıntı yaşayacağını vurgulayan Varol, “Devlet süt tozu üretimine yönelik teşviklerini artırmalı. Süt tozu teşvikleri ihracata dayalı değil, üretime dönük olmalı. Ayrıca Et ve Süt Kurumu üreticinin elindeki sütü alarak destek vermeli. Bayırbucak Türkmenlerine süt tozu gönderiyoruz. Süt tozu yerine süt göndermeliyiz. Okul sütü uygulamasını iki döneme yaymalıyız. Ayrıca, devletin bakmakla yükümlü olduğu yaşlı, engelli ve hastalara da süt yardımında bulunarak tüketimi artırabiliriz. Aksi takdirde, sütte yaşanan kriz büyüyecek" diye konuştu.