Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, 28 Temmuz’dan bu yana 54 ilimizde çıkan 298 orman yangınından 297’sini kontrol altına aldıklarını belirterek, “Tarihimizin en zorlu yangınlarıyla mücadele ediyoruz. Hem havada hem karada kullandığımız son teknolojilerle, olağanüstü hava koşullarına rağmen orman teşkilatımızın yangınlarla mücadelesi cansiperane bir biçimde sürüyor” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, Antalya Manavgat ve Muğla başta olmak üzere 54 ilimizde çıkan orman yangınlarına karşı verilen mücadelenin detaylarını paylaştı. 28 Temmuz’dan bu yana çıkan 298 orman yangınının 297’sini kontrol altına aldıklarını belirten Bakan Pakdemirli, şunları söyledi:
Hava araçlarının su kapasitesini yükselttik
“Tarihimizin en zorlu yangınlarıyla mücadele ediyoruz. Hem havada hem karada kullandığımız son teknolojilerle, olağanüstü hava koşullarına rağmen orman teşkilatımızın yangınlarla mücadelesi cansiperane bir biçimde sürüyor. Yangınlarla mücadele kullandığımız Turboprop veya Turbofan motorlu uçakların su taşıma kapasitesi 12 ton. Yangına müdahalede kullanılan helikopterlerin su taşıma kapasitesi ise 10 tona kadar çıkıyor. Esasen havada ne kullandığınız değil, yere ne kadar su attığınız önemli. 2002 yılındaki hava araçlarımızın toplam su kapasitesi 68 ton iken, bunu 2021 yılında 119 tona yükselttik. Yangınların zorluğuyla birlikte ek önlemlerimizi aldık. Yurtdışından gelen desteklerle birlikte mücadelemiz devam ediyor.”
Uçak veya helikopter kullanımı topoğrafya ile doğrudan ilişkilidir
Orman yangınlarıyla mücadele eden bütün ülkeler gibi Türkiye’nin de yangınlara havadan müdahalede uçak ve helikopter kullandığını söyleyen Bakan Pakdemirli, şöyle devam etti:
“Yangın filosunda uçak veya helikopter kullanımı, topoğrafya ile doğrudan ilişkilidir. Yangınla mücadelede amfibik ve tanker uçaklar kullanılmaktadır. Uçaklar, düz alanlardaki yangınları söndürmede daha başarılıdır. Ancak, denize uzak alanlarda yangınlarla mücadelede uçak kullanımı dezavantajlıdır. Ülkemiz topoğrafyası dikkate alındığında helikopterler; seri hareket etmesi, sorti sayısının fazla olması ve nokta atışı yapmasıyla yangına müdahale etmesi noktasında oldukça avantajlıdır. Ülkemizde, sayıları 4 binin üzerinde olan yangın havuz ve göletlerinden su alabilen ve manevra kabiliyeti uçaklardan çok daha yüksek helikopterler daha fazla miktarda suyu, daha kısa sürede yangın mahalline taşıyabilmektedir. Özellikle kırık ve engebelide arazilerde helikopterler daha etkili olabilmektedir. Büyük alanlarda etkili olan yangınlarda, birkaç helikopterden oluşturulan filolar ile aynı cepheye seri atışlar yapılarak etki sağlanmaktadır.”
Şu anda filomuz 15 uçak ve 62 helikopterle etkin şekilde yangınlara müdahale ediyor
Bakan Pakdemirli, orman teşkilatının 182 yıllık köklü geçmişi ile kendi alanında dünyada bilgi ve kapasite olarak en önde gelen kurumlardan biri olduğunun altını çizerek, şu bilgileri verdi: “Orman teşkilatımızın, yangınlara karşı Türkiye genelinde toplam 1.667 noktada konuşlanmış ilk müdahale ekibi hazır bulunmaktadır. Personel olarak 10.545 yangın işçisi, 4.110 teknik eleman, 6.435 memur olmak üzere toplam 21.090 personelimiz orman yangınları ile mücadele çalışmalarında etkin şekilde görev almaktadır. Son 19 yılda arasöz sayısını 637’den 1.078’e çıkardık. 2002’de su ikmal aracı ve ilk müdahale aracı yoktu. Şu anda 281 su ikmal aracı, 2.270 ilk müdahale aracımız var.
Yangın mücadelesi şu anda 15 uçak ve 62 helikopterle devam ediyor. Orman teşkilatımızda
3 amfibik uçak, 39 helikopter ve 1 insansız helikopter, jandarmanın 10 helikopteri, farklı ülkelerden gelen 27 hava aracı etkin şekilde yanan alanlara havadan müdahale ediyor. Kara mücadelesinde ise 850 arazöz ve su tankeri, 430 iş makinası, 5.250 personel ile yangınları kontrol altına almaya çalışıyoruz.”
THK ile hiçbir sorunumuz bulunmamaktadır
Kamuoyunda tartışılan “THK uçakları kullanılmadı, yangın büyüdü” iddialarına da açıklık getiren Bakan Pakdemirli, “Türk Hava Kurumu envanterinde bulunan uçaklar hem kapasite hem manevra bakımından yetersiz olduğu için yeni bir filo kiralaması yaptık. 2002 yılında THK’dan kiralanan uçaklar, M-18 Drmader modeli tek motorlu (pervaneli), havaalanından dolum yapan ve tek seferde 1 ton su taşıyabilen küçük, eski teknoloji uçaklardı. Bu uçaklar 4 tanesi 1 filo olacak şekilde çalıştırılmıştı. Bu uçaklardan yeterli verim alınmadığı için ileriki yıllarda amfibik (deniz ve göllerden dolum yapabilen) uçakların kullanılması yönünde karar alındı. Kaldı ki bizim THK ile hiçbir sorunumuz bulunmamaktadır. 2020 yılında 2 uçak, 2021 yılında 3 uçak ve 18 helikopteri orman yangınlarıyla mücadelede kullanmak üzere THK Gökçen Havacılık İktisadi İşletmesi’nin içinde bulunduğu ortaklıklardan kiraladık” dedi.