Milli Tarım Projesi içinde yer alan Havza Bazlı Üretim ve Destekleme Modeli'nin tam olarak uygulanması halinde Türkiye'nin en önemli darboğazlarından biri olan ürün planlamasının yapılmaması sorununu çözeceğini kaydeden Yıldıray Gençer; '' Oluşturulan 941 havzada çiftçimiz ne ekeceğini ve ne kadar destek alacağını bilecek. Böylelikle tohumcu firmalarımızda yeni üretim modeline göre pazarlama ve satış stratejilerini geliştirebilecekler ,hangi havzada hangi tohumluklar ön planda olacak bunu önceden görebileceğiz'' şeklinde konuştu.
Tohumculuk Sektörüne Ayrı Bir Başlık Açıldı
Milli Tarım Projesi açıklanırken Tohumculuk konusuna ayrı bir başlık açılmasını sektör olarak çok büyük bir memnuniyetle karşıladıklarını ifade eden TÜRKTOB Başkanı Gençer, '' Sayın Başbakan projeyi açıklarken tohumculuk konusunun özel olarak değerlendirdi. Bizim yıllardan beri gündemde tuttuğumuz, tohumculukta araştırma-geliştirme (Ar-Ge) çalışmalarına hız ve destek verileceğini ifade etti. Gerçekten de tohumculuk sektörünün en önemli sorunlarından biri budur'' dedi.
Sektörümüzün Ar-Ge Desteğine İhtiyacı Var
Gençer, uzun süreden beri kamu ağırlıklı bir yaklaşımla sürdürülen bitki ıslahı ve çeşit geliştirme araştırmalarının belli bir aşama kaydetse bile Türkiye tarımının güncel ihtiyaçlarını tam anlamı ile karşılayacak durumda olmadığını vurguladı.
Gençer, açıklamasının şöyle sürdürdü: "Ülkemizdeki özel tohumculuk şirketlerinin, Ar-Ge'nin önemini kavradı. Tohumculuk sektörü olarak üretim, verimlilik ve rekabet açılarından araştırma – geliştirme çalışmalarının gerekliliğini çok iyi biliyoruz. Ancak genç ve sermaye bakımından sınırlı durumda olan özel tohumculuk şirketlerinin Ar-Ge yatırımı yapması için hem finansal hem de diğer bakımlardan kamu desteğine ihtiyaçları bulunuyor. Bunun Sayın Başbakan tarafından dile getirilmesinin, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile bu konuda yaptığımız çalışmaları daha da hızlandıracağına inanıyorum.''
