Kırmızı et konusunda da açıklama yapan Çandır, "Kırmızı et uzun süredir gündemimizde olan ancak bir türlü çözüm bulunamayan sorun olarak karşımıza çıkıyor. Bir yanda eti pahalı yiyen tüketici, diğer yanda ise ithalatla terbiye edilmeye çalışılan üretici bulunuyor. Kırmızı et konusundaki gelişmeleri hemen hemen her ay meclisimizde tartışıyor, önerilerimizi ise kamuoyu paylaşıyoruz. Bu konuda tek başına kazanacak ya da kaybedecek bir taraf yok" diye konuştu.
Tüketici, zincir market, kasap, aracı ya da üretici kesimlerini topyekun memnun etmenin zor bir durum olduğunun bilincinde olduklarını kaydeden Çandır, ancak durum her ne olursa olsun serbest piyasa ekonomisinin var olduğu bir piyasada devletin hem üretici hem ticaret erbabını terbiye edici uygulamalarla problemi çözmeye çalışmasının kabul edilemez olduğunu söyledi.
BÜYÜKBAŞ HAYVANCILIĞI YAPMAK AKIL KARI DEĞİL
Çandır, "Girdi maliyetlerinin bu denli yüksek ve ithalata bağımlı halde bulunduğu bir dönemde büyükbaş hayvancılığı yapmak akıl karı görünmemektedir. Üreticiyi üretimde tutacak kararlar bir an önce alınmalı, girdi maliyetleri düşürülmelidir. Bu işin püf noktası üretimdir" dedi.
HAYVANI VİTRİNDE SALINIRKEN GÖRMEK İSTEMİYORUZ
Süte yapılan zammı da değerlendiren Çandır, "Yine kısa bir süre önce süte gelen zammın yaklaşık 3 katı oranında girdi maliyetlerine zam geldi. Meslek komitelerimizde de tartıştığımız üzere, sütteki sıkıntıların daha fazla artması demek mevcut hayvancılığımızın da kısa sürede bitmesi anlamını taşımaktadır. Biz hayvanı merada yayılırken görmek istiyoruz, vitrinde salınırken değil" diye konuştu.
TARIMDAN HABER