Banaz Comburt köyündeki üreticilerle yapılan toplantıda Kahraman, sertifikalı tohumluk kullanımı, hayvancılıkta yapılması gerekenler ve bilinçli gübrelemenin önemine dikkat çekti. Konuyla ilgili olarak Uşak İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:
GÜBRELEMENİN ÖNEMİ ANLATILDI
"Üreticilerimize sertifikalı tohum kullanımının ürün verimine ve ürün kalitesine katkısı anlatıldı. Ayrıca bölgesel ürün deseni planlaması yaparak hastalık ve zararlılarla daha kolay mücadele edilebileceği, verim ve kalitenin daha fazla olacağı vurgulandı. Tarımsal ürünlerde verimi artırmak için en önemli faktörlerden olan sertifikalı tohum kullanımı, arazi işleme teknikleri ve gübrelemenin önemi üzerinde duruldu.
SERTİFİKALI TOHUM KULLANIM ORANI YÜZDE 5
Uşak ilimizdeki sertifikalı tohum kullanım oranın yüzde 5 olduğunu bu oranın yükseltilmesi gerektiği söylendi. Uşak genelinde Gübrelerin çinko ilaveli olmasının altını çizerek fazla gübrenin fazla ürün getirmeyeceği gibi toprağa zarar vereceğini, kaliteli ürünler yetiştirmek için kaliteli tohumluklar kullanılması gerektiğini çiftçilerimize anlatıldı.
BİLİNÇSİZ GÜBRELEMENİN ZARARLARINA DİKKAT ÇEKİLDİ
Üreticilerimize toprak analiz yaptırmaları tavsiye edildi. Analiz yaptırmamaları durumunda ise bölgemizde kurak arazi şartlarında hububat için ekim esnasında ve bahar aylarında 16-20 Kg'dan fazla gübre atılmaması gerektiği, bahar aylarında atılan üst gübrenin tek seferde değil de yarısının 15 şubat mart ayı başında diğer yarısının da başaklanma öncesinde verilmesi, yağış durumunun başaklanma öncesinde yetersiz olması durumunda 2. gübrelemenin sıvı gübre olarak yapılması tavsiye edilmiştir. Fazla gübreleme fazla ürün değildir, toprak kirliliğine, su kirliliğine sebep vermesi nedeni ile insan sağlığını da tehdit etmektedir denildi.
KOOPERATİFLEŞMENİN ÖNEMİ VURGULANDI
Kooperatifçiliğin tarımsal girdi temini ve ürünlerinin pazarlanmasında avantajları olduğu bu nedenle kooperatif kurmaları gerektiğine vurgu yapılarak, üreticilerimizin yem, gübre gibi alacağı ürünleri kooperatifler yoluyla veya muhtarlar vasıtası ile toplu olarak almak suretiyle maliyetlerini daha aşağıya çekebilecekleri, süt gibi ürünlerini de toplu halde satmalarının ekonomik olarak büyük avantajlar sağlayacağı belirtti. Muhtarların ve köy ihtiyar heyetinin köy kanunun 13 ve 14. maddelerine dayanarak toplu girdi alımı yapma hakkı olduğu ve birlikten küvetten doğacağı belirtildi.
HAYVANCILIKTA VERİMİN ARTIRILMASI İÇİN YAPILMASI GEREKENLER
Hayvancılık işletmelerinde yarı açık sistemi öneriyoruz. Hayvan kayıtlarının tutularak verdikleri süte göre yemleme yapılması gerektiği, hayvanların istediği kadar suyu istediği zaman içebilecekleri sistemin sağlanması gerektiği ve bunun da süt veriminde önemli bir faktör olduğu anlatıldı. 500Kg ağırlığındaki bir hayvan için ortalama günlük rasyon olarak 10 Kg kesif yem, 20 Kg kaba yem verilmesi, samanın en fazla 1-2 Kg verilebileceği söylendi. Gebe hayvanlara 4.-5. aydan sonra enerjisi düşük protein oranı yüksek yemler verilmelidir. Gebeliğin 5. ayından sonra Vitamin-A çok önemlidir. Hayvanlarda kuru dönemin 60 gün olmasına ve kuru dönemde hayvanın kaba yemle beslenmesine dikkat çekildi. Doğumdan sonra hayvanların yağlanmasının önüne geçebilmek için 70 gün hayvan kaba yem ağırlıklı ve dengeli beslenmelidir. Yağlanan hayvan döl tutması zorlaşacağından damızlık niteliğini kaybedebilir. Damızlık niteliğindeki hayvanların mutlaka damızlık olarak kullanılması gerektiği belirtildi.
HAYVANCILIK VE YEM BİTKİSİ YETİŞTİRİCİLİĞİN ÖNEMİ
Yeni doğmuş ve hastalıklara karşı savunmasız olan buzağılarda ilk 3 saat içerisinde kolostrum (Ağız Sütü) almaları gelişim ve hastalıklardan korunmaları açısından önemlidir. Yeni doğan buzağıların 24 saatte 8 litre ağız sütü içmesinin ve ağız sütünün en az 3 gün içirilmesinin gerekliliği anlatıldı. Kolostrumu eksik alan hayvanlarda gelişme noksanlığı ve hastalıklara karşı dirençsiz olması sebebiyle buzağı ölümleri görülmektedir.
Buzağılara ağırlıklarının onda biri kadar günlük süt verilmesi ve 6. haftadan sonra günde 100- 150 gram yem ile başlayıp yeme alıştırmanın daha verimli olduğundan bahsedildi. Buzağı yeminin toz halinde değil mutlaka granül yapıda olması gerektiği, ayrıca buzağılara ilk 3 ay slaj yedirilmemesi söylendi. 3 aylık olunca damızlık olarak değerlendirilecek buzağıların besiliklerden ayrı olarak hazırlanan rasyon ile beslenmesinin önemi anlatıldı. Hayvancılık işletmelerinin yem giderlerini azaltması ve hayvanların dengeli beslenmesi açısından yem bitkileri yetiştirilmesinin önemi vurgulandı. Üreticilerimizin yem bitkisi olarak slajlık mısır, lenox, fiğ, yonca, yem bezelyesi ekebileceği ve bu ürünleri eken üreticilerimize ilave olarak yem bitkisi desteklemesi verildiği söylendi. Üreticilerimizin kaliteli kaba yem ihtiyacını karşılayabilmeleri için sulu alanlarında proteince zengin olan çok yıllık yem bitkisi olan yonca yetiştirmeleri önerildi.
YEM MALİYETLERİ YÜZDE 70'DEN YÜZDE 20'YE İNDİRİLEBİLİR
Hayvancılık işletmelerinde girdilerin yüzde 70'ini yem giderlerinin oluşturduğu ve yem bitkisi ekilip meralarında ıslah edilerek bu oranın yüzde 20 seviyesine çekilebileceği belirtildi. Bu nedenle meralarımızın kaba yem ihtiyacını karşılamada üreticilerimize katkı sağlaması amacı ile mevcut meraların ıslah çalışmalarına önem verildiğini İlimizde Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızın kaynaklarıyla 836.947 TL bütçe ile toplam 1948 dekara alanda mera ıslahı projesine başlanacağı, Müdürlüğümüz ve işkur ile meralarda genel temizlik yapılacağı, 2016'nın meralarımız için atılım yılı olacağı söylendi. Bu meraların sağlıklı kullanımını planlayarak üreticilerimizin asgari yararlanmalarını mera birlikleri vasıtası ile yapılması ve mera yönetim birliklerinin aktif halde çalışması gerektiği belirtildi.
Ayrıca küçükbaş hayvancılığın ülkemiz için önemi anlatıldı. Küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinde aşılama programına mutlaka dikkat edilmesi gerektiği anlatıldı. Bakanlığımızca verilmekte olan destek ve hibeler üreticilerimize anlatıldı. Üreticilerimizin bu konularla ile ilgili soruları cevaplandı. Toplantımıza 23 üreticimiz katılmıştır."