Bundan 10 yıl önce Türkiye'de 90 milyon zeytin ağacı varken 200 bin ton civarında zeytinyağı üretiliyordu. Başlatılan seferberlikle ağaç sayısı 80 milyon artışla 170 milyona çıktı. Ancak ne gariptir, artan bu ağaç sayısına rağmen zeytinyağı üretimi düştü. Geçen yıl 150 bin ton zeytinyağı üretilirken, bu yıl ise rakamlar en iyimser tahminle 143 bin tona düşecek.
80 MİLYON ZEYTİN AĞACI NEREYE GİTTİ?
Bugünkü yazısında bu çarpıklığa dikkat çeken Dünya gazetesi tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım, haklı olarak son 10 yılda verilen destekleri ve dikilen 80 milyon zeytin ağacının nereye gittiğini sordu.
HERKES ŞAŞKIN!
Bu sorunun; Ayvalık Ticaret Odası, Ayvalık Belediyesi ve Ayvalık Ziraat Odası'nın ortaklaşa düzenlediği 11'inci Ayvalık Uluslararası Zeytin Hasat Günleri'nde de gündeme geldiğini bildiren Yıldırım, “Zeytin ağacı sayısı artarken üretim neden düşüyor?" dedi.
İŞTE NEDENLERİ!
Bunun birkaç nedeni bulunduğunu ifade eden Yıldırım, “Bu nedenlere bakmakta yarar var" dedi ve şunları kaydetti: “Bugünkü üretime bakılırsa bu kadar zeytin dikilmemiş olabilir. Yanlış çeşitler dikilmiş olabilir. Yani gerçekte zeytin ağacı sayımız 170 milyon olmayabilir. Ayrıca, o dönemde defalarca yazmamıza, uyarmamıza rağmen çeşit ayrımı yapılmadan zeytin dikimine destek verildi. Ağaç dikimi planlanmadı. Uygun olmayan bölgelere uygun olmayan çeşitler dikildi. Zeytin dikimini fidan üreticileri yönlendirdi. Çoğaltılması ve dikildikten sonra tutması daha kolay olan Gemlik çeşidi tercih edildi. Gemlik çeşidine hiç uygun olmayan bölgelere de bu çeşit dikildi. Yanlış çeşit seçimi nedeniyle ağaçların bir bölümü sonradan söküldü. Bakanlık sonradan gemlik fidanı için verilen desteği düşürdü. Fakat iş işten geçmiş desteği alan fidanı dikmişti."
VERİLEN DESTEKLERİN ETKİ ANALİZLERİ YAPILMIYOR
Bakanlığın verdiği tarımsal desteklerle ilgili bir etki analizinin bulunmadığının altını çizen Yıldırım, “Bakanlık, verdiği tarımsal desteklerle ilgili bir etki analizi yapmıyor. Daha öncede defalarca yazdık. Hükümetlerin desteklemeden anladığı bütçeye konulan parayı dağıtmak. Verilen desteğin nasıl bir sonuç yarattığı analiz edilmiyor. Sayıştay'ın Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 2014 Raporu'nda buna yer verildi. Bakanlık desteklerle ilgili etki analizi yapsa zeytinciliğe verilen desteğe rağmen üretimin neden artmadığını öğrenmiş olurduk. Fakat böyle bir çalışması, böyle bir derdi yok."
ZEYTİNYAĞINA HASRET KALACAĞIZ
Gelinen noktada bu sene zeytinyağını daha pahalıya tüketeceğimizi vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti: “Ayvalık'ta konuştuğumuz dostlardan edindiğimiz izlenim o ki, bu sene zeytinyağı daha pahalıya tüketilecek. Üretici ham yağın litresini 18 ile 20 liraya satıyor. Bunun sanayiciye maliyeti, rafa çıkması 25-30 liradan az olmaz. Bu fiyatla ihracat yapmak çok zor olacak. Sadece üreticinin, sanayicinin, ihracatçının değil, tüketicinin de işi çok zor. Hem saf ve gerçek zeytinyağını bulmak hem de yüksek fiyata zeytinyağı tüketmek kolay olmayacak.
PLANSIZ VE PROGRAMSIZ BİR TARIM POLİTİKASI UYGULANIYOR
İki yıl önce, 'dikilen zeytinler ürün vermeye başlarsa fiyatlar dibe vurur. Bu kadar zeytini, zeytinyağını nasıl tüketeceğiz' diye kara kara düşünürken bugün zeytin ve zeytinyağı yok diye, olması gerekenden daha pahalıya tüketmek zorunda kalacağız. Plansız, programsız tarım politikalarının sonucu bu.
Özetlersek, 'Türkiye'de zeytin ağacı sayısı arttı' diyoruz. Fakat, kaç ağacımız olduğunu net olarak kimse bilmiyor. Doğru çeşit seçilmediği için sökülen veya verimsiz ağaçların varlığı ile kimse ilgilenmiyor. İklim değişikliğine, zeytin hastalıklarına karşı önlem alınmıyor."
TARIMDAN HABER