HABER MERKEZİ / Yaklaşık 10 yıldır Bulgaristan’da çiftçilerden tedarik ettikleri  tarım ürünlerini kendi tesislerinde işleyerek uluslararası ticaretini yapan Türk firmasının ticaret müdürü Salih Eraslan, bulunduğu ülkede tarımsal üretim, tarım/gıda sanayii ve  uluslararası ticareti konusunda sorularımızı cevaplandırdı.

KENDİNİZDEN ve BULGARİSTAN’DA FAALİYETLERİNİZDEN BAHSEDEBİLİR MİSİNİZ?

Yaklaşık 10 yıldır Bulgaristan’da tarım ürünleri ile ilgili sanayi ve ticari faaliyetlerimize devam eden bir aile şirketiyiz. Eğitimimi Hacettepe Üniversitesinde aldım. İyi derecede Bulgarca ve İngilizce biliyorum. Faaliyet alanımızla ilgili eğitim almamama rağmen bir nevi alaylı denecek şekilde süreçler içerisinde kendimizi geliştirerek konuyu iş edindik. Bulgaristan’ın coğrafi olarak merkezi olarak tanımlanacak, ana arterler üzerinde  ilçe ölçeğinde bir şehirde kendi fabrikamızda üretim (tarım ürünlerinin temizlenmesi, kalibrasyonu, sınıflandırılması ve çuvallanması) faaliyetlerimiz ve bütün ülke çapında hammadde alımlarımız devam ediyor.

Salih Eraslan

BİR AB ÜLKESİNDE YABANCI SERMAYELİ BİR ŞİRKET OLARAK FAALİYET GÖSTERMENİN NE GİBİ KOLAYLIKLARI VEYA ZORLUKLARI VAR?

Her şeyden önce kurallı yaşamanın esas alındığı bir alanda faaliyet göstermenin prosedürel zorluklarını ve sağladığı sistematikleşmenin kolaylığını aynı anda yaşıyorsunuz. Prosedürler maliyetli ve zaman alıcı olsa da orta ve uzun vadede ciddi avantajlar sağlıyor.

Bazı kültürel farklılıklarımız örneğin tezcanlılık, pratik kestirme yöntemler icat etme, mesai mefhumu gözetmeme gibi özelliklerimiz başlangıçta bir takım sıkıntılar yaratıyormuş gibi olsa da  bu özelliklerimiz zamanla avantaj sağlıyor.

AB gibi geniş bir ve de zengin pazarın içerisinde faaliyette bulunmak sağlanan standartlar nedeniyle ülkeler arası ticaretin kolay ve hızlı olduğu bir alanda ticaret yapmak büyük bir kolaylık ve avantaj. Lojistik imkanlarının geniş olması gümrük prosedürlerinin olmaması ve seyahat kolaylığı önemli başlıklar olarak sıralanabilir.

BULUNDUĞUNUZ ÜLKE ESASLI AB İÇERİSİNDE TARIMSAL ÜRETİMİ DEĞERLENDİRİR MİSİNİZ?

AB esaslı bir değerlendirme yapmaktan ziyade bunun küçük bir modeli olan kendi faaliyetlerimizi yürüttüğümüz Bulgaristan ölçekli konuyu değerlendirecek olursak en başta planlı üretim ve stratejik destekleme politikalarını en önemli konu olarak ifade etmek isterim.

AB bir bütün olarak planlama ve destekleme politikası oluştururken çevre ülkelerin durumundan, iklimsel değişikliklere, üye ülkelerin toprak ve coğrafya özelliklerine, işgücünün niteliğine, depolama ve lojistik imkanlara bakarak kapsamlı bir planlama yapıyor ve plana sadık kalınmasına çok dikkat etmekte.

AB’DE UZUN VADELİ PROJEKSİYONLAR TARIMSAL ÜRETİMİ ŞANS/KUMAR OLMAKTAN ÇIKARIYOR

Bu nedenle tarımsal üretim bir şans/kumar olmaktan çıkıyor uzun vadeli projeksiyonlar yapmaya imkan sağlıyor. Çiftçilere değişik alanlarda birçok destek verildiğini kırsalda alım çalışmalarımızda yerinde net bir şekilde görüyoruz. Tesisleşme ve makineleşme konusunda sahada gelişmiş teknoloji ve çeşitlilik her yerde görülebilir.  

KİMYASAL GÜBRENİN AZALTILMASI İÇİN BAKLİYAT GRUBUNA DİREK MADDİ DESTEK SAĞLANIYOR!

Bazen bilimsel verilere dayalı toprağı, doğayı ve çevreyi korumaya yönelik destekler sağlanıyor. Örneğin türü azalmakta olan büyükbaş ve küçükbaş cinslerine bakan çiftçilere işin ekonomik boyutuna bakmadan destek verilirken, kimyasal gübrelemenin azaltılması maksadıyla toprağa azot bağlayan bakliyat grubunda dekar başına direk maddi destek sağlanmaktadır.

PESTİSİT GRUBUNDA SÜREKLİ DENETİMLER YAPILIYOR

Üretimde özellikle de pestisit grubunda sürekli denetimler yapılmakta sınırları geçen çiftçilere ciddi cezalar verilmekte veya destekleri kesilmektedir. 

EKİLEBİLEN ARAZİNİN BÜYÜKLÜĞÜ EN AZ 3 BİN DEKAR!

Ve tabi ki unutmadan ilave etmem gereken en önemli husus; tarım arazilerinin büyüklüğü ve profesyonelce işletilmesi.  Köylerde genellikle 1 nadiren de 2 veya 3 tarım işletmesi bulunuyor. Bunların ekseriyeti komünizm döneminden kalan kolhozların devamı şeklinde kooperatifler veya özel şirketler. Ve bunların işledikleri araziler en az 3 bin dekardan başlıyor 1 milyon dekara kadar gidiyor.

Bizdeki gibi 50-100 dekarlık alanlarda faaliyet gösteren aile işletmeleri yok.  Ve bu tarım işletmelerinin makine ekipman donanımı oldukça yeni olmakla beraber depolama imkanları da oldukça iyi. Bu durum hem tarım işletmelerine hem de tarım ticaretine yüksek tonajlı üretim olmasıyla büyük avantajlar sağlamakta.

Tahsildar’dan tarımın sürdürülebilir kalkınmasına güçlü destek! Tahsildar’dan tarımın sürdürülebilir kalkınmasına güçlü destek!

İşletme hem üretim birim maliyetlerini düşürmekte hem de yüksek tonajlı mallarını kolayca kurumsal firmalara risk almadan satma imkanı bulmaktadır. Tarımsal ürünleri işleyen ya da ticaretini yapan firmalar ise kolay hızlı ve profesyonel tedarik imkanından oldukça memnun kalmaktadırlar.

BİN TON FASULYEYİ BİRKAÇ TARIM İŞLETMESİNDEN ALABİLİYORSUNUZ!

Örneğin; ülkemizde 1000 ton fasulye almak istediğinizde minimum 100 noktadan ürün bulup, numune almak, lojistik imkan sağlamak suretiyle zorlu bir tedarik süreciyle yapmak zorunda kalırken, bunu orada birkaç tarım işletmesinden kolayca sağlayabilirsiniz.

SON SÖYLEYECEKLERİNİZ, VARSA TAVSİYELERİNİZ NEDİR?

Yanı başımızda başarılı bir şekilde yürütülen AB örneğinden yola çıkarak ülkemizin de tarımın yapısal değişikliklerle kalkınmasını ve çiftçilerimizin yaptığı işten memnun olacağı bir ortamın oluşmasını temenni ediyorum. Teşekkür ederim.