Kainat canlı veya cansız ne varsa; zıttı vardır.
Cansız varsa canlı da vardır.
Cansızlar maddeler diye ayrılır.
Hacmi, kütlesi ve ağırlığı olan her şey maddedir.
Maddenin en küçük yapı taşına atom denir.
Atom maddenin bütün özelliklerini gösterir.
Atom da her yaratılan gibi hesap üzerine yaratılmıştır.
Pozitif yüklü bir çekirdek ve onun etrafına negatif yüke sahip elektronlardan oluşmuştur.
Elektronlar çekirdeğin etrafında dizililer ve yörüngelerinde dönerler.
Pozitif yükle negatif yük dengelendiği zaman atom kararlı hale gelir.
Aksi halde yani pozitif yükle negatif yük eşitlenmezse madde kararsız halde olur ve enerji yaymaya devam eder.
***
Bu enerjiye radyo aktivite denir.
Yani anlaşılacağı şekilde söylersek radyosyon denir.
Bazı maddeler yaratılıştan günümüze kadar radrasyon (enerji) yaymaya devam etmektedir.
Eğer biz maddenin doğal yapısını maddeye dışarıdan etki ederek değiştirirsek düzen bozulur tekrar kararlı hale gelinceye kadar enerji yaymaya başlar.
Buna yapay radyoaktivite denir.
İşte her şey bir hesap üzerine yaratılmıştır.
Her şeyin bir zıttı var ama o zıtlıklar olmasa denge ve düzen de varlıkta olmaz.
Gece varsa gündüz de var.
Karanlık varsa aydınlıkta var.
Sıcak varsa soğukta var.
Ak varsa kara da var.
Siyah varsa beyaz da var.
***
Yaratıcı her şey daha kolay anlaşılsın diye bütün yaratılanın zıttını da yaratmıştır.
Tek ve mükemmel (eksiksiz) olan sadece Allahtır (cc).
Yeryüzü toprak ve su ile kaplıdır.
Her santimetrekaresi farklı bir özelliğe sahiptir.
Bazı yerleri kumlu bazı yerleri taşlı, bazı yerleri kayalık bazı yerler ovalık özelliğe sahiptir.
Derine inildikçe özellikleri değişmekte yapısında farklılık oluşmaktadır.
Bazı yerlerinde su veya doğal gaz bulunmaktadır. Bazı yerlerde madenler barındırmakta.
***
Su içinde aynı şey söylenebilir.
Su bazı yerde bataklık, bazı yerde akarsu, ırmak, nehir, göl, deniz, okyanus, buzul olmaktadır.
Farklı oranda tuzlu, sodalı, soğuk, sıcak özelliğe sahiptir.
Bu yapıların hepsi bir maddedir ve atomlardan oluşmuştur.
Bu farklı cansız ortamların hepsinde bizim görebildiğimiz veya göremediğimiz birçok canlı türü yaratılmıştır.
Toprakta farklı, suda farlı, dağda farklı, ormanda, farklı canlı türleri yaratılmıştır.
Ama hepsinin ortak yanı ve en küçük yapı taşları hücreden oluşmaktadır.
***
Canlılar topraktan yaratıldıkları anaları toprak olduğu için canlılarda toprak gibi farklı yapıda ve farklı renktedirler.
Bazıları siyah bazıları beyaz bazıları sert bazıları yumuşak yapıdadır.
Yeryüzünde insan yaşamaya başladığı gün; bu farklı yapıdaki canlıları tanımaya başladı.
Etrafına bakınca bitkileri yiyen hayvanları gördü yerdeki otları ağaçtaki meyveleri yiyen kuşları ağacın yapraklarını, yiyen hayvanları gördü.
Ağaçtaki meyveleri yiyen hayvanları gördü.
Kısacası etrafında düzene konmuş ekolojik denge içinde yaşam süren bitki ve hayvan alemi içerisinde kendini buldu.
***
Bu zenginlik içerisinde yaşamaya başladı.
Her şey çok kendine yetecek kadar tüketmeye ve hayatını devam ettirecek kadar bitkilerden ve hayvanlardan faydalanmayı öğrendi.
Geceyi, gündüzü, karanlığı, aydınlığı, yağmuru, karı, sıcağı, soğuk, tabiat olaylarını ve yaratılan her şeyi ihtiyacı doğrultusunda öğrendi ve yaşamaya hayatını devam ettirmeye yaratıcısının kendisine tanıttığı ve öğrettiği yaşam şeklinde çoğalmaya başladı.
Çoğalırken kendi bildiklerini, tecrübelerini ve çevresindeki bitki ve hayvanların yaşamlarından öğrendiklerini kendi nesline öğretti.
Yaratıcının kendi özelliklerinden bir kısmını yarattığı canlılara verdiğini biliyoruz.
İnsan etrafındaki olaylardan bazı çıkarımlar yaptı.
Bu sayede hayatını kolaylaştırdı.
Kuşu yiyen bir tilkiyi, keçiyi yiyen kurdu gördü ve avcılık hakkında bilgisi oldu.
Hayvanların düşmanlarından nasıl korunduğunu korunmadığı zaman nasıl yem olduğunu gördü.
Kendisi de tehlikelerden korunmasını öğrendi. Bunları nesline aktardı.
İnsan karnını doyurmak için hayvanlarla karşılaştı.
Yaşadığı alandaki hayvanları tanımaya başladı.
Tehlikeli olanları tanıdı bunlardan kendini koruma yollarını öğrendi.
Tabi insan hayvanları tanırken hayvanlarda insanları ve onların tehlikelerini tanıdı ondan uzak durması gerektiğini öğrendi.
Bu etkileşim iki taraf için yaratılıştan günümüze kadar devam etmektedir.
***
İnsan ilk yıllarda sadece karnını doyurmak için bitkileri topladı.
Hayvanları yakaladı ve açlığını giderdi.
Sevdiği bitkileri daha çok topladı.
Hayvanları daha çok avladı.
Çevresinde onları aramak için yer değiştirdi.
Bu yer değiştirmede sırasında başka bitkiler ve hayvanları tanıdı.
İnsanın toplayıp ve avlayıp tüketemediği artıkları yiyen hayvanlarda insanlara yaklaşmaya başladı.
Böylece hayvanlarla inşalar yaşamlarını uzun süre devam ettirdiler.
Bu döneme insan ve hayvanın tanıma ve tanışma dönemi diyebiliriz.
Gelecek hafta bu dönemin özelliklerini açıklayarak devam edeceğiz.
Bu haftaki birlikteliğimizi ''Allah bütün çiftleri yaratmıştır. Sizin için bineceğiniz gemiler ve hayvanlar var etmiştir'' diyerek bitirelim.
Görüşmek üzere...