Tarım Kredi Kooperatiflerinin iştiraki olan Gübretaş’ın İran’daki Razi Petrokimya’nın satışı ile ilgili alınan yönetim kurulu kararı dün KAP’ta yayınlandı. Satışla ilgili yönetim kurulundan alınan yetki, şirketin 25 Kasım’da yapılacak Olağanüstü genel kurulun onayına sunulacak.

Bizi takip edenler, hatırlayacaktır Razi’nin satışı 2023 yılından buyana gündemde olan bir konu ancak Hüseyin Aydın satış hayalini şimdi gerçekleştirebilecek!

Dünden buyana şöyle bakıyorum, 2008 yılında Türkiye’nin yurt dışındaki en büyük sanayi yatırımı diyerek övündüğümüz yatırımla ilgili Gübretaş yönetimi satış kararı alıyor ancak amiyane tabirle kimseden tık yok!

Sanki hiçbir değer ifade etmeyen bir yerin satış kararı alınmış gibi kimsenin hiçbir tepki göstermemesi garibime gitti.

Gübretaş, bu satış kararı ile aslında gübre üretiminden tamamen çekiliyor, bundan sonra trader’lık yapacak demektir! Üreterek kazanamayan bir fabrikanın da ayakta kalması mümkün olmaz birkaç yıl sonra da içi boşaltılmış Gübretaş’ın da satılması demektir.

Gübre meselesi, tarımın en stratejik unsurudur ve çiftçinin girdi maliyetlerini yükselten en temel konudur. Yüksek gıda enflasyonunun da baş sorumlusu pahalı gübredir.

Gübreyi ucuzlatmadan ne tarımda girdi maliyetlerini düşürebilirsiniz ne de gıda enflasyonu ile baş edemezsiniz. Gıda enflasyonun düşmediği yerde ekonominin baş belası faizi de düşüremezsiniz.

Tam bu noktada gözden çıkarılan Razi ile ilgili bir rakam vereyim. Gübretaş’ın ortağı olduğu Razi’de yıllık 1 milyon 600 bin ton üre gübresi üretiliyor. Amonyak üretimi bir tarafa sadece üretilen üre, Türkiye’nin azotlu gübre ihtiyacının yüzde 65-70’ne karşılık geliyor.

Şimdi düz bir hesap yapalım. Tarım Kredi Kooperatiflerinin 1600 kooperatifi var. Gübretaş’ın da 1400 bayisi (gerçi Hüseyin Aydın ile birlikte hepsi kapatıldı) Gübretaş Razi’de üretilen bu üre gübresini ucuz bir şekilde Türkiye’ye getirerek bu yaygın dağıtım kanalıyla çiftçiye uygun fiyattan satsa, Türkiye’de ne çiftçinin girdi maliyet sorunu ne de ekonomide gıda enflasyonu diye bir sorun kalır!

İşte Razi, Türk tarımı ve çiftçisi için böylesine stratejik bir öneme sahip bir yatırım…

Ancak market açmayı marifet gören bu anlayış, Türk tarımı için böylesine hayati öneme sahip bir yatırımı satarak gözden çıkarma kararı aldı!

Bu satış kararı, aslında çiftçinin tamamen gözden çıkarıldığının resmi olarak itirafıdır!

Bu satış kararı, hükümetin tarım ve çiftçi ile ilgili bir kaygısının olmadığının belgesidir!

Bu satış kararı, sözde çiftçi için alınan ancak 16 yıl boyunca sadece yandaşları zengin eden bu yatırımın, yarın olası bir hükümet değişikliğinde buradaki kirli ilişkilerin ortaya çıkmaması için şimdiden tedbir almak için atılan stratejik bir hamledir!

Batık yağ, süt, et fabrikalarını alarak, ‘bunu yatırım yapıyorum’ diyerek milletin gözünün içine sokan, ancak Türk tarımı için stratejik değeri bulunan bir yatırımı ise çok rahat gözden çıkarabilen Hüseyin Aydın gibi finansçı genel müdürlerimiz olduğu sürece bu ülkede ne gıda enflasyonu düşer ne de tarımda bir adım mesafe alabiliriz!

Ülke tarımına bir büyük darbe daha vuruluyor ama ne acıdır kimse olayın farkında bile değil!  

Son olarak Razi kaç liraya satılacak? Bir yandaşa peşkeş mi çekilecek yoksa çiftçi kuruluşunun menfaati korunacak mı? Razi 2008 yılında 680 milyon dolara satın alınmıştı. Geçen süre içinde 250-300 milyon dolar da yatırım yapıldı. Buna göre, Razi'nin kimlere ve kaça satılacağı da buradaki gerçek niyeti ortaya koyacak. 

Onu da takip edip göreceğiz...