Ziraat bankasının kredi değerlendirme koşullarına göbekten bağlı olan tarım sektörü biran önce yeni yıl ile yeni koşullara geçmek istiyor.
Yılın son çeyreğinde parasal yokluk ile artan yüksek faiz oranı bazı alanlarda kırmızı alarm çalmasına sebep olmaya başladı!
Tarımın mekanizasyon ayağının lokomotifini oluşturan Traktör sektörü geçen yazımda da vurguladığım gibi ciddi bir sarsıntı yaşıyor. Bunun temeli her ÇKS belgesi olana bedavadan biraz pahalı traktör, ekipman, yem kredi gibi krediler veren Ziraat Bankası'nın artık ben oynamıyorum demek istemesi! En azından yıl sonuna kadar
Ziraat Bankası'nın ucuz maliyetli kredi oranını gören, çiftçilik ile uzaktan yakından alakası olmayan ama üzerine kayıtlı ÇKS belgesi bulunan birçok sermaye ve meslek grubu markası ne olursa olsun birer, ikişer hatta üçer traktör alıp depoladılar.
Peki ucuz maliyetli kredi kullanıp aynı gün ve dk. dövize çevirip ‘’kur korumalıya’’ yatıran fırsatçılardan ne farkı var bu Ziraat Bankası kredilerini amacının dışında yatırım maksatlı kullanan insanların.
Devlet, bankalar üzerinden ucuz maliyet ile kredi kullanıp amacı dışında kullanan birçok kişiyi parasal hareketlerinden tespit edip yasal olarak ya kredileri vadesinden önce geri çağırdı ya da yasal süreçleri başlattı.
Otomobil alıp stokçuluk yaparak sıfırından yüksek fiyata satan uyanıklara dur denilip, 6000 km şartı koyarak piyasaları düzenleme kararı alındıysa, traktör piyasasının da düzenlenmesi şart.
Enflasyonist düzende bu tür fırsatçıların 2024 yılı içinde satışa çıkartacağı traktörler içinde belli bir saat ve km kullanım şartı konulmalı.
Acaba bu fırsatçılar 100-250-500-750-1000 saat bakım kuponlarını servislerde başlatmışlar mı?
Örneğin, 500 saati doldurmayan 2023 çıkışlı traktörlerin ikinci el kredili satış vadesi 1 yıl olarak sınırlandırılabilir. 250 saati doldurmayan 2023 çıkışlı traktörlerin ise peşin olsa bile devrinin başka bir kullanıcıya yapılamayacağına yönelik diğer bir kararda alınabilir.
Dolayısıyla burada maksat bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek isteyene gerçek anlamda hizmet etmek.
Amacı ve felsefesi, üreten çiftçiye düşük maliyetli kredi imkanı sunmak olan Ziraat Bankası'ndan amacının dışında kredi kullanımlarına bir son vermek zorundayız.
Ziraat Bankası'nın kredi imkanı finansal sistemde yoksa sektör temsilcilerinin hiçbiri var olamaz! Dolayısla Ziraat Bankası aracılığı ile kullandırımı yapılan her bir kredide üreten çiftçinin alın terinin ayrıcalığı var.
Tüpçüye, Ziraat Bankası eliyle kredi verdirilip tv kanalları aldıranlara nasıl eleştirilerimizi sıralıyorsak tüpçünün izinden gidenlere de eyvallahımız olamaz.
2023 yılı toplam traktör satış adeti 70-75 bin olacak gibi.
Bu adet ne denli gerçekçidir tartışılır!
Traktör, otomobil gibi enflasyon sepetini etkileyen bir ürün değil dolayısıyla traktör enflasyon sepetine dahil değil.
Mazot, gübre, tohum ve tarımsal ilaç ile çiftçinin sırtında yeterince kambur var zaten. Bırakında tarlasını ekip dikerken yerli üreticinin ürettiği traktörler ile rahat etsin çiftçi.
Mevcut koşullarla banka ucuz maliyetli ve yüksek vadeli kredilendirme yapmak istemiyor. Onun için 2024 yılı ocak ayından itibaren faiz oranlarının netleşmesiyle birlikte sübvansiyonlu kredilerde vadeler tekrar 5 yıla çıkar ümidini taşıyorum.
2024 yılı içinde bu fırsatçılığa ve çiftçiye sağlanan bu imkanların, sırf çks belgesi var diye çiftçinin dışında başkalarına peşkeş çekilmesine dur demeliyiz.
Ziraat Bankası çiftçinindir.
Yıllık, şu kadar kar elde ettim diyebilecek rast gele bir kamu kurumumuz değildir. Üreten, ülkenin karnını doyuran çiftçiye müşteri gözüyle bakmaktan ziyade ülkenin bel kemiği, efendisi olarak görmek zorundayız.