Tarım ve Orman Bakanlığı, üst üste iki yıl ekilmeyen tarım arazilerinin üretime kazandırılması için bazı tedbirler üzerinden çalışırken diğer taraftan nadasa bırakılan tarım arazilerinin desteklenmesi Bakanlık ayağında yaşanan çelişkiyi gözler önüne seriyor.
Ulusal Baklagil Konseyi Başkanı Abdullah Özdemir’in verdiği bilgilere göre, Türkiye’de ekilmeyerek nadasa bırakılan 31 milyon dekar tarım arazisi var. Atıl olarak kullanılmayan tarım arazisi miktarı ise 20 milyon dekar. Yani nadasa bırakılan tarım arazi miktarı, atıl olarak kullanılmayan arazi miktarından yüksek. Diğer yandan işlenen toplam tarım arazi ise 235 milyon dekar.
Bu rakamlara göre, Türkiye’de işlenen tarım arazisinin neredeyse 8’de 1’i nadasa bırakılıyor. Anlayacağınız nadasa bırakılan tarım arazi miktarı hiç de küçümsenmeyecek boyutlarda.
İşin garip tarafı, ekilmeyerek nadasa bırakılan tarım arazileri, bizzat Tarım Bakanlığı tarafından destekleniyor. Hem de öyle böyle değil!
Bakanlık, nadasa bırakılan tarım arazilerine destekleme bütçesinden mazot desteği veriyor.
Şimdi rakamlara bir bakalım; 2022 yılı için mazot desteği birçok üründe artırıldı. Ancak nadas alanı için ödenen mazot desteğindeki artış hiçbir üründe yaşanmadı. Örneğin buğday, arpada mazot desteği 22 liradan 75 liraya, pamukta 68 liradan 250 liraya, yağlık ayçiçeğinde 29 liradan 88 liraya ve yem bitkilerinde 19 liradan 94 liraya çıkarıldı.
Nadasa bırakılan tarım arazileri için verilen mazot desteği ise dekara 8 liradan 38 liraya yükseltildi. Yani yaklaşık 5 katı bir artış söz konusu. Mazot desteğinde böyle bir artışa sadece yem bitkileri biraz olsun yaklaşıyor ancak diğer ürünlerdeki artış yüzde 200’ler seviyesinde kalıyor.
Görüleceği üzere çiftçi toprağını ekmeyerek, nadasa bıraktı diye Bakanlık tarafından büyük bir ödül veriliyor!
Çiftçi aynı ürünü üst üste ekerek toprağı yormuyor ne var bunda denilebilir? Doğrudur ama çiftçi neden farklı ürünlere yönlendirilerek 31 milyon dekar tarım arazisi üretime kazandırılmıyor?
Bakanlık, ekilmeyerek nadasa bırakılan tarım arazilerini istese çok rahat ektirebilir. Bunun için ekstra bir kanun, yönetmeliğe de ihtiyaç yok.
Çünkü bu arazilerle ilgili bütün kayıtlar elinde. Arazi bilgilerinden tutun da çiftçi bilgilerine kadar. Bu çiftçilere çok rahat ulaşılabilir ve çiftçiler bölgelerine göre farklı ürünlere yönlendirilerek teşvik edilebilir.
Yani çok basit bir çalışma ile nadasa bırakılan 31 milyon dekar tarım arazisi üretime kazandırılabilir. Şimdi bunu yapamayan, yapmaktan aciz olan Tarım Bakanlığı, Meclis’ten kanun çıkartarak çiftçinin 2 yıl ekmediği tarım arazisini kiralama yöntemi ile ektirmeye çalışacak!
Bakan Kirişçi’ye sormak gerekiyor; gerçekten bu kafayla söz konusu ekilmeyen tarım arazilerini kanun zoruyla üretime kazandırabileceğinizi düşünüyor musunuz?
Söz konusu yasal çalışmadan dolayı çiftçiler tedirgin olmuş durumda. Ancak altını çizerek belirtmek isterim ki; böyle bir kanun çıkarılmış olsa dahi bunun uygulamada bir karşılığı olmayacaktır.
Çünkü her şeyden önce ekilmeyen tarım arazileri konusunda Bakanlığın kendisi samimi değil!
Samimiyetsizce yapılan bir işten sonuç beklemek de en basit tabirle hayalperestlik olur!