Hileli gıda üreten firmalarla ilgili 32 aydır yayınlanmayan taklit ve tağşiş listesi nihayet bugün yayınlandı.

Yayınlandı yayınlanmasına ama yapılan 'ince hesap' mide bulandırmaya yetti!

Artık bundan böyle firmalar ve ürünleri anlık yayınlanacağı için taklit ve tağşiş listesi toplu halde yayınlanmayacak! Yayınlanan firmalarla ilgili bir sıkıntı olduğunda da bütün sorumluluk 'Bakan' da değil 'Tarım İl Müdürlerinde' olacak! Bu şartlarda hileli gıda üreten firmalarla etkin bir mücadele nasıl edilecek ve halkın güvenilir gıdaya ulaşması tam manasıyla nasıl sağlanacak, tam bir muaamma!

Sayın Yumaklı'nın açıklamalarına bakarsanız, tam aksine yeni sistem daha etkin bir mücadele yöntemiymiş gibi kamuoyuna açıklansa da, gerçekler öyle değil! 

Malumunuz uzun bir süredir bu konu benim gündemimdeydi. Kamuoyunda ciddi bir tepki olmasına rağmen Bakanlık, Pakdemirli'den bu yana taklit ve tağşiş listesinin neden yayınlanmadığına dair kamuoyuna sağlıklı bir açıklama yapmamıştı.

Bu konuyla ilgili CİMER'den bilgi talebinde bulunmuştuk, sadece orada 'çalışmalarımız devam ediyor' diyerek konuyu geçiştiren bir bilgi verilmişti. 

Taklit ve tağşiş listesi en son Bekir Pakdemirli’nin Bakanlığı döneminde Mart 2022’de yayınlanmıştı. Vahit Kiriş, yaklaşık 15 ay Bakanlık yaptı onun döneminde hiç açıklanmadı! Sayın Yumaklı da Bakanlığının 17’nci ayında ancak açıklayabildi!

Peki, taklit ve tağşiş listesi yani halkın sağlığı ile oynayan gıda firmaları 32 aydır neden açıklanmadı? 

Bakmayın siz Yumaklı’nın, 'laboratuvar incelemeleri çok uzun sürüyor, ondan dolayı bugüne kadar açıklayamadık' demesine…

Konuya hakim bir gazeteci olarak söylüyorum; bu savunmanın hiç bir geçerli yanı bulunmuyor. Çünkü 32 ay öncesine kadar taklit ve tağşiş listeleri 6-9 aylık periyotlar halinde açıklanıyordu! Yani o zaman laboratuvar incelemeleri olmuyordu da şimdi mi olmaya başladı!

İşin gerçek nedeni, Bakanların koltuk kaygısı!

Ama tabi bunu çıkıp açıklayamadıkları için böyle bir gerekçe ortaya koyuyorlar! 

Bakanların koltuk kaygısı ile taklit ve tağşiş listesini yayınlamanın ne alakası var diyeceksiniz!

Öyle bir alakası var ki, işte bu koltuk kaygısından dolayı hileli gıda üreten firmalar 32 aydır açıklanmıyordu!

Pakdemirli dönemini hatırlayın. Taklit ve tağşiş listesi yayınlandı, kısa bir süre sonra da görevden alındı. 

Görevden alınmasında da siyaseten çok güçlü bir gıda firmasının listede yer almasının önemli bir etkisinin olduğu o dönem, çokça konuşulmuştu.

İşte bu olay, Pakdemirli'den sonra göreve gelen Bakanlar için tam bir travma oldu!

'Aman bizim koltuğumuzu da tehlikeye atacak' bir firma çıkar kaygısıyla, taklit ve tağşiş listesinin yayınlanmasına hem Kirişçi hem de Yumaklı aylardır izin vermedi! 

Yumaklı'nın; ‘Denetim ve laboratuvar kontrolü çok uzun sürüyordu, onun için açıklayamadık’ ifadelerini hiç ciddiye bile almayın! 

Çünkü Tarım İl Müdürlüklerinden gelen ifşa listeleri, Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü tarafından onaylanmasına rağmen Bakandan izin alınmadığı için aylardır kamuoyu ile paylaşılmadığını bilenler biliyor!

Şimdi gelelim 'yeni sistem' meselesine... 

Şimdi dikkat edin, sözde denetim ve laboratuvar incelemeleri çok uzun sürüyordu diyerek 32 aydır ilan edilmeyen hileli gıda üreten firmalar yeni sistemde artık nasıl oluyorsa anlık ilan edilecek!

Madem bu iş bu kadar kolaydı, neden 32 aydır beklediniz diye sormak gerekiyor?

Ama dedim ya işin aslı öyle değil!

Koltuk kaygısından dolayı bugüne kadar açıklayamadıkları listeleri bundan böyle Tarım İl Müdürleri doğrudan açıklayacak. Bakanın onayına artık sunulmayacak. İl Müdürleri kendi illerinde yaptıkları denetim sonuçlarını doğrudan Bakanlığın bugün yayına aldığı internet adresinden kamuoyu ile paylaşacaklar. 

Yani anlayacağınız, aylar sonra Bakanı sorumluluktan kurtaracak böyle bir formül bulmuşlar! 

Diyelim, Bekir Pakdemirli örneğinde olduğu gibi siyaseten güçlü bir firmayla ilgili bir durum söz konusu olduğunda 'siyasi baskı' Bakana değil Tarım İl Müdürüne yapılacak! 

Yeni sistem diye ortaya koydukları bu formülde 'Bakan firmaların baskısından' kurtarıldığı için (!) hileli üretim yapan firmaların yayınlanması için artık aylarcak beklenmeyecek, anlık olarak yayınlanacak! 

Peki bu bilgilerden sonra herkesin aklına gelen o can alıcı soruyu soralım;

Bakanın sorumluluktan kaçtığı bir yerde Tarım İl Müdürleri bu sorumluluğu nasıl alacak? Tarım İl Müdürleri, bulundukları illerde Bakanın bile göze alamadığı siyasi baskıyla nasıl mücadele edecekler de hileli üretim yapan firmaları gerçek manada yayınlayabilecekler? 

Türkiye gerçeğinde maalesef bunun pek mümkün olmayacağını herkes bilir.

Dolayısıyla taklit ve tağşiş listelerinin ifşasında Bakanın koltuğunu korumak adına, bütün sorumluluk Tarım İl Müdürlüklerine verilerek halkın güvenilir gıdaya ulaşması da ciddi anlamda tehlikeye atılmış oldu!

Son olarak şunu da belirteyim, yakın bir zamanda Türkiye’de yaygın şube ağı bulunan bir et firmasının ürünlerinde Bakanlık domuz eti tespit etmişti. Ancak bu firma mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı aldırdığı için Bakanlığın bugün yayınladığı ifşa listesinde bu firmanın ismi yer almadı! Eğer bu firmanın ismi yayınlanmış olsaydı bugün zaten yer yerinden oynayacaktı!

Halkın sağlığı mı yoksa koltuk, makam, mevki mi?

Hangisinin önemli olduğunu 32 ay sonra açıklanan taklit ve tağşiş listesi ve getirilen yeni sistemle görmüş olduk!