Türkiye Ürün İhtisas Borsası tarım ürünlerini temsil eden elektronik ürün senetlerinin işlem gördüğü piyasasının 5. Kuruluş yıldönümünü kutlarken Genel Müdür Ali Kırali tarımın geleceğine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu.

5 yıl boyunca pek çok ilke imza atan TÜRİB şimdi de Türk Cumhuriyetleri’ne hizmet ihracatını hedefliyor.

ARGE merkezinde Vadeli İşlem Piyasalarına yönelik kendi yazılımlarını yazan TÜRİB yapay zekâ ile piyasa gözetimi yapıyor.

Kırali; “Borsamızda işlemlerin güven, serbest rekabet ve istikrar içinde gerçekleşmesini güvence altına almak görevimiz. Yapay zekâ destekli oluşturduğumuz çeşitli algoritmalarla piyasada oluşan her türlü eylemi izleyip görüp piyasa bozucu, mevzuata aykırı işlemlerin tespit edilebilmesi amacıyla çeşitli önlemlerle piyasayı regüle ediyor,

Riskli işlemlerin yapılmasını engelliyor faaliyetler yürütüyor, haksız rekabeti önlüyoruz. Sıkı ve anlık denetim ve gözetim yapıyoruz ve bulgularımızı düzenleyici kuruluşlara raporluyoruz" diyerek TÜRİB’in piyasa güveni tesis eden yönüne dikkat çekiyor.

Tersten Esen Rüzgârlara Rağmen Büyüyoruz

“İklim krizi, pandemi ve jeopolitik riskler gibi çoklu krizlere “TÜRİB’in en önemli argümanı Lisanslı Depolar, sektör şu anda doluluk oranlarından memnun diyen Kırali, TÜRİB’in Türk Cumhuriyetlerine açılması için çalıştıklarını, sistem kurduklarını” ifade ediyor.

Kırali; burası bir ticaret köprüsü, TÜRİB’i kuzey ülkelere pazarlamak istiyoruz. Sistemi kurarken elimizde kıymetli bir know how oluştu. Deneyimlerimizi paylaşırken aynı zamanda yakın ülkelerin ürünlerini lisanslı depolarımızda muhafaza edebilir, ihracat yapabiliriz. TÜRİB bölgenin tarım borsa merkezi olabilir. Hem borsa altyapımız hem de tarımsal ürün hinterlandımız buna müsait.”

Lisanslı Depolar Tarımın Barajı

“Çek Cumhuriyeti emtia borsası ile iş birliği antlaşma yaptıklarını ifade eden Kırali, iklim değişikliği tarım için çok önemli bir problem. Lisanslı depoculuk ve emtia borsacılığında en gelişmiş ülkeyiz, Lisansı depolar tarımın barajları, çokça yapmalıyız, yaygınlaştırmalıyız.

Lisanslı depolar tarımda iklim riskinin yönetilmesini sağlayıp ürünü korurken çiftçinin ürününe değer katıyor. Sisli puslu kurtların sevdiği ortamlarda ürünlerimizi lisanslı depolarda saklamalıyız. Ürün varken depolayıp olmadığında sağlıklı şartlarda depoladığımız ürünleri kullanmalıyız. Lisanslı depolar arz talep dengesini korurken üretenin kazanmasını tüketicinin de korunmasını sağlar. Gıda güvenliği,  arz talep dengesi ve Türkiye’nin tarımsal ürünlerinin değerlenmesi için lisanslı depoculuğu yaygınlaştırmalı, işlem hacmini büyütmeliyiz” dedi.

Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Necla Küçükçolak’ta üretimde kayıtlılığın yanısıra ticaretteki kayıtlılığa dikkat çekerek, TÜRİB’in tarımsal ürün piyasalarını işlemlerini  düzenleme ve kayıt altına alma  konusundaki rolünü hatırlattı.

Velhasıl; keşke diğer devlet kurumları da enflasyon yükselmeden, stokçular stok yapmadan, sahtekârlar kara para aklamadan, şirketler vergi kaçırmadan, marketler fiyat şişirmeden, süt fiyatı artmadan, sel gelmeden, yel almadan önlem alsa da yok yere memleket dert sahibi olmasa.