Şu atasözünü çok severim: En karanlık gece, şafaktan hemen önceki andır.
Bugün değişik konulara değineceğim.
- Keçiler *G.O.A.T*
- İşlenmeyen Tarım Arazilerinin Tarımsal Amaçlı Kiraya Verilmesine İlişkin Yönetmelik!
- Maya uygarlığının çöküşü! Tarım ve Çevresel faktörler çöküşlerinde nasıl bir rol oynadı?
- Çiftçilerin başına şu anda gelenler, Roma İmparatorluğunun çöküşüne benziyor.
- Dünyada büyük tarımın lobiciliğinin küresel gücü!
- Düşen buğday fiyatlarına bahis mi oynanıyor?
****Olimpiyatlar bitti. Televizyonlarda olimpiyatları seyrederken sık sık tüm zamanların en iyisi diye bazı sporcuların adlarını duyduk.
Sporla ilgili sosyal medya hesaplarını takip ettiğinizde birçok emoji ile karşılaşırsınız. Bu emojiler arasında bir tanesi özellikle dikkat çekiyor: KEÇİ….
Peki neden?
Muhammed Ali. Earl Manigault . Caitlin Clark.
Bu üç sporcuya da "KEÇİ" deniyor, peki bu ne anlama geliyor?
****Goat, keçinin İngilizcedeki karşılığıdır. Bu sözcük, aynı zamanda, “Greatest Of All Time” ifadesinin kısaltılmış halidir. Yani, “Tüm Zamanların En İyisi” anlamını taşımaktadır.
Dolayısıyla, sporla ilgili sosyal medya paylaşımlarında, ikonik isimlerin yanında kullanıldığını gördüğünüz ? emojisi, o isimlerin G.O.A.T olduklarını, yani tüm zamanların en iyisi olduklarını ifade ediyor.
Özetle, internet dünyasında herhangi bir ismin yanında gördüğünüz keçi emojisi ya da GOAT sözcüğü, o kişinin tüm zamanların en iyisi olduğunu ifade ediyor.
****Ülkemizde acaba ekonomi ve tarımda tüm zamanların en iyisi kim?
*Enflasyonu en fazla yükseltenler mi?
*Yoksulluğu artıranlar mı?
*Yolsuzluğa neden olanlar mı?
*Tarımda ve ekonomide bu kadar büyük sorunlara neden olanlar mı?
*Tarımda ve ekonomide bu kadar soruna çözüm bulamayanlar mı?
*Çiftçimizi ve tarımı bu duruma düşürenler mi?
****Bunlara olimpiyat madalyası verilmiyor ama başka ülkelere yaptıkları hizmetten dolayı, o ülkeler “Liyakat Nişanı” veriyor.
****Biz tarımcılar için keçi, orman ve tarım birbirinden ayrılmaz.
**Keçilerin girmediği ormanlarda yangın bizi bekliyor, keçi yoksa ormanda yoktur. Pervin Çoban Savran.
Çobanla, bilinçli ve denetimli keçi otlatmanın ormana sağladığı yararları hepimiz biliriz. Ayrıca çobanın köpeği bile ormanları bilinçli yakanlar için bir caydırıcılık sağlar.
*Hangi keçiler ormanı ihaleye açar, meşe kömürü yapar?
*Hangi keçiler golf sahası, spor sahası ve tatil köyü yapar?
*Hangi keçi ormanı yakar?
*Hangi keçi sigara içer ve izmaritini ormana atar?
*Doğaya ve keçiye saygı ormanı yangından korur.
*Keçi insan dostudur esas sorun insandır…
****Bugün bir kez daha hatırlatayım. Çiftçilerimiz, tüketicilerimiz ve çalışanlarımız için 2025 yılı daha zor geçecektir. Şimdiden önümüzdeki yıl vergi, harç ve cezalardaki artış yaklaşık %45 civarında olacağı söyleniyor.
****Neden tarımda sorunların çözülmesi mümkün değildir?
*Tarım ve Orman Bakanlığı, Çiftçimizin Sivil Toplum Kuruluşları ve Üniversiteler geleneksel ve hantal yapılarının değişmesi gereklidir.
*Liyakate, bilime ve kaliteli eğitime önem verilmelidir.
*Bu zihniyet değişmelidir.
*Bilim ışığında yapısal reformlar yapılmalıdır.
*Demokrasiye ve adalete önem verilmelidir.
*Particilik, hemşericilik, okulculuk, torpil ve siyaset yapılmamalıdır.
*Bunlar yerine gelmeden ne ekonomide ne de tarım da çözüm beklemek çok yanlış olur.
****İşlenmeyen Tarım Arazilerinin Tarımsal Amaçlı Kiraya Verilmesine İlişkin Yönetmelik yayınlandı.
Mevzuat çıkarmak ve takip etmek bir uzmanlık işidir.
Bu mevzuatın yasal dayanağına baktığımızda;
Bu Yönetmelik, 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8/K maddesine dayanılarak hazırlanmıştır, denmektedir.
Bu Kanun incelendiğinde; 23/03/2023 tarihinde yapılan değişikle bu yönetmeliğin yasal dayanağı oluşmuş ve 17 ay sonra bu yönetmelik yayınlanmıştır.
Öncelikle bu Kanundaki Madde 8 ve bu Maddenin Madde Gerekçelerini ve Yönetmenliği incelemek gereklidir.
Sonra uygulama takip edilmelidir. Yönetmelik ile ilgili çok haklı sorular var var. Bakanlıktan açıklama mutlaka yapılmalıdır.
Tarım ve Orman Bakanı sadece kendisine verilen kısa politik ve spot cümleleri okur. Bakandan, bu eleştirinizde haklısınız bu kısmı değiştirelim. Yanlış düşünmüşüz, hata yapmışız diye bir şey duymak mümkün değildir. Her imza attığı düzenleme eksiksiz ve hatasızdır!!!
Neden tarıma bütüncül bakamıyoruz?
Ülkemizde 1. Sınıf tarım arazileri koruyabiliyormuyuz? Bu boş araziler nasıl korunacak?
Acaba bu araziler neden boş bırakılıyor?
Çiftçi para kazansa boş bırakır mı?
Çiftçinin boş bıraktığı arazileri hangi uzman çiftçi eker ve para kazanır?
Akıllı bir destekleme politikası var mı? Çiftçi ürününü neden değerlendiremiyor ve zarar ediyor? Herkes neden ona bakıyor?
Girdi fiyatları bu kadar yüksek ve ürün fiyatları düşük olursa kiralayan nasıl para kazanacak?
Bu iki yılın nedenini bilen var mı?
Kiralayan yatırım yapacak. İki yıldan sonra mal sahibi, artık ekeceğim derse, kiracı mal sahibine dava açarsa ne olacak?
Kiralayan tarım arazisine zarar verirse ve tarım arazisini kirletirse ne olacak?
Haymana ve Polatlı'da çiftçilerimiz şehitlerin anısına şüphelendikleri yerlere arpa, buğday ekmeyip orayı taşla çevirip saygıdan boş bırakıyorlar. Buralar kiraya verilecek mi?
Amaç meyve yemek olsun…
Sonuçlarını göreceğiz. Sonuçları görmeden, Tarım ve Orman Bakanlarının her sözüne inanacak artık çiftçi de kalmadı.
Beklenen sonuç alınırsa alkışlarız.
Alınmazsa ne olacak?
Bakan, Genel Müdür, Daire Başkanı biz başarısız olduk istifa ediyoruz diyebilir mi? Yoksa görevden alınmalarını mı beklerler?
Ekonomiyi ve tarımı bu duruma getirenler istifa ettiler mi?
**Bu endişelerin kaynağı nedir?
**Karar vericiler tarımı masada yönetiyor. Neden önce bir tarlaya gitmiyorlar?
****Sizlere ve özellikle Tarım ve Orman Bakanına, ekibine ve meclisteki milletvekillerine iki olay anlatacağım. Kıssadan hisse alırlar mı?
****Maya uygarlığının çöküşü! Çevresel faktörler çöküşlerinde nasıl bir rol oynadı?
Maya uygarlığı, tarihin en büyüleyici ve karmaşık antik uygarlıklarından biridir. Mimarlık, matematik ve astronomideki başarıları yüzyıllardır araştırmacıları ve akademisyenleri hayrete düşürmüştür. Ancak Maya uygarlığı, M.S 900 civarında tarihçiler ve arkeologlar arasında çokça tartışma konusu olan dramatik bir düşüş de yaşamıştır. Araştırmacılar yakın zamanda çevresel faktörlerin Mayaların çöküşünde önemli bir rol oynamış olabileceğini öne sürmüşlerdir.
****Maya uygarlığı, yiyecek ve geçim kaynaklarının ana kaynağı olan tarıma büyük ölçüde bağımlıydı. Mısır, fasulye ve kabak gibi ürünler yetiştiriyorlardı. Ürünleri için yeterli su teminini sağlamak için gelişmiş bir sulama sistemine güveniyorlardı. Ancak çalışmalar, ormansızlaşma ve toprak erozyonunun toprak bozulmasına katkıda bulunmuş olabileceğini ve Mayaların tarım sistemlerini sürdürmesini zorlaştırmış olabileceğini göstermiştir. Sonuç olarak, ürün kıtlığı, gıda sıkıntısı ve kıtlık meydana gelmiş, toplumsal huzursuzluğa ve zayıflamış bir uygarlığa yol açmıştır.
Ormanların yok edilmesi, Mayaların çöküşüne katkıda bulunan başlıca çevresel faktörlerden biriydi. Mayalar, tarıma yer açmak ve şehirlerini inşa etmek için geniş orman alanlarını temizlediler. Ancak ağaçların yok edilmesi toprak erozyonuna yol açtı. Mayaların tarım sistemlerini sürdürmesini zorlaştırdı. Ormanların yok edilmesi ayrıca biyolojik çeşitliliğin azalmasına yol açtı ve bu da ekosistem üzerinde zincirleme bir etki yaratarak onu doğal afetlere karşı daha az dayanıklı hale getirdi.
Doğal afetlerde sorun oldu. Mayalar ayrıca kasırgalar, kuraklıklar ve seller de dahil olmak üzere bir dizi doğal afetle karşı karşıya kaldılar ve bu da diğer zorluklarından kurtulmalarını zorlaştırdı. Örneğin, kasırgalar ekinlerini ve evlerini yok ederken, kuraklıklar ve seller sulama sistemlerini bozdu. Bu doğal afetler, ormansızlaşma ve toprak bozulmasının etkileriyle birleşince Mayaların dış saldırılara dayanma yeteneklerini zayıflattı ve medeniyetin çöküşüne daha fazla katkıda bulundu.
Geçmişten ders çıkarmak: Toplumlarımızın uzun vadeli sürdürülebilirliğini sağlamakla mümkündür.
****Sonuç olarak, Maya uygarlığının çöküşü politik, ekonomik ve çevresel faktörleri içeren karmaşık bir süreçti. Ormanların yok edilmesi ve doğal afetler gibi çevresel faktörlerin rolü tartışılırken, son çalışmalar bu faktörlerin Mayaların çöküşünde önemli bir rol oynadığını öne sürüyor.
Mayaların tarıma olan bağımlılığı, sürdürülemez çiftçilik uygulamaları ve doğal afetlerin etkisiyle birleşince mahsul kıtlığına, gıda sıkıntısına ve toplumsal huzursuzluğa yol açarak medeniyeti zayıflatmış. Dış saldırılara karşı savunmasız hale getirmiştir. Mayaların çöküşünde çevresel faktörlerin rolünü anlayarak, onların hatalarından ders çıkarabilir ve toplumlarımızın uzun vadeli sürdürülebilirliğini ve dayanıklılığını sağlamak için adımlar atabiliriz.
****Çiftçilerin başına şu anda gelenler, Roma İmparatorluğunun çöküşüne benziyor.
Bu çöküş neden oldu?
· Çiftlik arazileri sadece altı (6) zengin toprak sahibine devredildi.
· Vergi yüküyle rekabet edemeyen küçük çiftçiler tarımı bıraktılar.
· Gübrelemeyi ihmal etmeleri topraklarını tüketti ve artık ürün yetiştiremediler.
· Sonra gıda fiyatları hızla arttı.
· Direnen küçük çiftçiler sonunda zengin sahiplerinin yaptığı anlaşmalara girdiler. Çalıştıkları çiftlik arazisine yasalar tarafından sonsuza dek bağlandılar.
Daha detaylı bilgi, "Tarihi öğrenmeyenler onu tekrarlamaya mahkûmdurlar" diyen James Henry Breasted'in 1926'daki 'Medeniyetin Fethi kitabını inceleyebilirler.
Kısaca Roma İmparatorluğu'nun çöküşündeki temel faktörlerden biride çevresel faktörler özellikle sürdürülemez tarım uygulamaları ve ormansızlaşmayı önemli ölçüde etkilediğini öne sürülmektedir.
Roma İmparatorluğu'nun yakıt, inşaat ve gemi yapımı için yoğun odun talebi yaygın ormansızlaşmaya yol açtı. Bu ormansızlaşma, aşırı otlatma ve yoğun çiftçilik uygulamalarıyla birleşince toprak erozyonuna ve ürün veriminin azalmasına yol açtı. Tarım uygulamalarının önemli toprak erozyonuna ve arazi bozulmasına katkıda bulunmuş.
Bu uygulamalar, doğal oranlardan 10 kat daha yüksek toprak erozyon oranlarına yol açarak ürün veriminin azalmasına ve ekilebilir arazinin kaybına neden oldu. Ortaya çıkan gıda kıtlığı, toplumsal huzursuzluğa katkıda bulunmuş ve imparatorluğun askeri ve ekonomik gücünü zayıflatmış oldu.
Biz önemli görmüyoruz ama çevresel değişikliklerin rolüde büyüktür.
MS dördüncü ve beşinci yüzyıllarda Roma İmparatorluğu kuraklıklar, soğuk hava dalgaları ve mahsul kıtlıkları gibi bir dizi aşırı hava olayı yaşadı. Bu iklim değişikliklerinin muhtemelen volkanik patlamalardan kaynaklandığı ve gezegenin soğumasına ve yağış modellerinin değişmesine yol açtığı düşünülüyor.
Nature Geoscience dergisinde yayınlanan bir çalışma, bu iklim değişikliklerinin imparatorluğun tarımsal üretimini önemli ölçüde etkilediğini buldu. Araştırmacılar, iklim modellerini ve tarihsel verileri kullanarak değişen iklimlerin Roma İmparatorluğu'nun gıda tedariki üzerindeki etkilerini simüle ettiler. İmparatorluğun tarımsal üretiminin kuraklık ve soğuk hava dönemlerinde %20'ye kadar düştüğünü buldular. Tarımsal üretimdeki bu düşüş, gıda kıtlığına katkıda bulunmuş ve imparatorluğun askeri ve ekonomik gücünü zayıflatmıştır. Toplumlarımızın dayanıklılığını ve uzun ömürlülüğünü sağlamak için sürdürülebilirliğe doğru adımlar atmak esastır.
Sonuç olarak, Roma İmparatorluğu'nun çöküşü yalnızca politik ve ekonomik faktörlerden kaynaklanmamıştır. Sürdürülemez tarım uygulamaları ve ormansızlaşma da imparatorluğun çöküşünde önemli rol oynamıştır. Bu çevresel zorluklarla başa çıkarak, doğal kaynakların tükenmesi zorluklarına dayanabilen sürdürülebilir toplumlar inşa etmeye doğru ilerleyebiliriz.
****Dünyada büyük tarımın lobiciliğinin küresel gücü çiftçiliğin kamuoyundaki imajının arkasında, çevresel önlemlerden muafiyet ve sübvansiyon sağlama konusunda yetenekli geniş bir endüstri yatmaktadır.
Bizim çiftçimiz ABD ve AB'de olduğu gibi önemli sübvansiyonlar almıyorlar.
Çiftçilerimiz artık daha fazla kitlesel protestolara katılacaklar.
Tüketiciler daha ucuz daha kaliteli, daha çevre dostu gıdalar istiyorlar. Ancak çiftçilerin bu talebi karşılayacak kadar para kazanmadığını görüyoruz.
Çiftçiler potansiyel bir geçişin merkezinde yer alıyorlar. Ancak uygulamalarını değiştirmelerini istiyorsanız onlar için istikrarlı bir geliri finanse etmemiz gerekiyor.
Çiftçi lobisi, çok uzun bir süredir istediklerini elde etme konusunda ilk defa caddelere çıktılar. Bu lobi faaliyetlerinin sürmesi için gelirleri de bulunmamaktadır.
****Tarımda ticarette para kazananlar muazzam derecede güçlüdür. Aslında tarım politikamız büyük ölçüde onların politikasıdır.
Ekonomik gücü, açıkça tanımlanmış hedefler, iyi uygulanan bir strateji ve siyasi zekâyla birleştirmek çok önemlidir.
Bunun sonucunda çiftçilerimiz ancak düzenlemelerde muafiyet elde edebilirler. Önemli sübvansiyonlar ve elverişli vergi indirimleri kazanırlar.
Tarım sektörü bir olayı yeni yeni görmeye başladı. Sektör, daha düşük maliyetle daha kaliteli gıdayı daha fazla insana ulaştırmaya çalışan çiftçilerin geçim kaynaklarını korumak için bunların gerekli olduğunu savunuyor.
****Düşen fiyatlara bahis mi oynanıyor?
Spekülatörler, tarımsal ticaretin bölücü bir parçasıdır. Piyasayı oldukça hızlı bir şekilde yukarı ve aşağı sürükledikleri için onlardan nefret edenler vardır. Onlara ihtiyaç duymamızın nedenlerinden biri de budur; piyasaya likidite katarlar.
Spekülatörler, emtiaya sahip olmayan kişilerdir. Sadece değerdeki değişimden para kazanmayı hedeflerler. Bu, düşen fiyatlara bahis oynayarak kısa pozisyon almak veya yükselen fiyatlara bahis oynayarak uzun pozisyon almak şeklinde olabilir.
Buğdaya bakarsak, Mayıs ayında piyasa sert bir yükselişteyken net short pozisyonlarını azalttılar, aslında sert bir yükselişin sebebi spekülatörlerin pozisyonlarını kapatmak zorunda kalmalarıydı.
O tarihten bu yana piyasa düşüşe geçti ve onlar da piyasaya olan 'bahislerini' artırmaya başladılar ve düşüş daha da arttı.
Spekülatörlerin buğdayın yanında örneğin soya fasulyesi ve mısırda düşen piyasalara yoğun bir şekilde bahis oynadıklarını görebiliriz. Geriye dönüp baktığımızda, Ukrayna'nın işgalinin yeni bir haber olduğu dönemde fiyatların yükseleceğine dair güçlü bahisleri olduğunu görebiliriz.
İster sevin ister nefret edin, spekülatörlerin piyasada büyük bir etkisi vardır. Onlar gerekli bir kötülüktür.
****Bu hükümet ve kadrolarla sonuç alınması çok zor. Tarımda geldiğimiz yerden memnun olan var mı?
Tarımın ve çiftçimizin neden önemli olduğunu anlatmaya devam edeceğiz. Ülkesini ve vatanını sevenler, daha fazla taşın altına elini sokmalıdır…