Buğday ve arpa fiyatları üreticiler tarafından olumlu karşılandı. Şu anda Türkiye’de sulanabilen buğdayın maliyeti 3,30 kuruş, kuruda maliyet 4,90 kuruş. Ortalama buğday maliyeti 4,50 kuruş. Çiftçilerin emeğini almaları açısından çok önemli bir gelişme, üreticilerin üretime olan güvenleri tazelendi. Uzun vadede çiftçinin üretmeye devam etmesi Türk tarımı için çok kıymetli.
STRATEJİK ÜRÜNLERDE FİYATLAR AÇIKLANIYOR
Stratejik ürünler hem tarımın hem de ekonominin can damarı. Örneğin buğday, Türkiye’nin en önemli endüstrilerinden olan fırıncılığın temel girdisi. Aynı zamanda enflasyon sepetinde de ekmekle önemli bir ağırlığı var. Fiyat açıklanırken Ziraat odaları, çiftçiler, rekolteler, Bakanlık öngörüleri gibi pek çok konu irdelenip çiftçiyi mağdur etmeyecek rakam açıklanmaya çalışılıyor. Çiftçinin üretimden vazgeçmemesi, sadece karın doyurmak için değil ülkenin gıda bağımsızlığı için de oldukça önemli. Fındık, fıstık, kayısı, çay, buğday, arpa, şeker pancarı, ayçiçeği Türkiye’nin stratejik ürünlerinden. Çiftçilerin de Türk tarımının geleceği de bu fiyatlara endeksli.
ÜRÜN FİYATLARI LOBİCİLERİN ELİNDE
Fındık, kayısı gibi ihracata giden ürünlerde fiyat lobicilerin çalışmalarından oldukça etkileniyor. Çiftçi tarafı rekolteyi düşük tutup fiyatı artırmak isterken Hükümetler enflasyon tarafından gıda fiyatlarını düşürmeyecek, aynı zamanda çiftçiyi de küstürmeyecek bir fiyat belirlemeye çalışıyor.
TARIM DİPLOMASİSİ FİYAT BELİRLİYOR
En sonunda fındık gibi ürünlerde lobilerin dediği oluyor. Örneğin fındıkta geçen yıl yaşananlar dünya fındık ticareti yapanların lobisinin ne kadar güçlü olduğunu gösterdi. Rekolte düşük açıklanınca yüksek fiyat verilmesin diye çikolata şirketler itiraz edip yeniden çalışıldı, rekolte bir miktar yükseltildi. Sonuç gıda devlerinin tarım diplomasileri her zaman kazanıyor.
ÇAYDA FİYAT REKOLTEDEN BAĞIMSIZ
Fındık, buğday, kayısı gibi ürünlerde rekolteye göre planlanan fiyatlar çayda nasıl belirleniyor? Normal çayın fiyatı rekolteye bakılmaksızın açıklanıyor, organik çayın fiyatı açıklanmadan üreticinin hesabına yatıyor. Çay tarımı Karadeniz bölgesinde yoğun olarak Rize’de yapıldığı için kimse fiyatlarla ilgili yorum yapmıyor. Birkaç yerel televizyon hariç çay fiyatları hiçbir zaman eleştirilmiyor.
BUĞDAY EKEN ÇİFTÇİ ÇAY ÜRETEN KÖYLÜ
Buğday 2,5o kuruştan 7 Liraya çıkarıldı.
Çay 4 liradan 7 lira açıklandı.
Bölge STK’ları çay fiyatları konusunda açıklama yapmak ya da eleştiri yapmaktan kaçınıyor. Bu yıl çay rekoltesi geçen yılan göre % 25 daha düşük. Bahar ayında yağan kar ve şiddetli soğuklar filizlenmiş olan çayın verimini düşürdü büyümesini engelledi.
Tarımın diğer alanlarında çiftçiler haklarını her türlü ararken çay fiyatları eleştiriye kapalı. Diğer ürünler de olduğu gibi çayda da personel, gübre gibi benzer girdiler olmasına rağmen fiyatlar açıklanırken fazla hesap yapılmıyor. Çay üretimi kısıtlı arazide, çok zor koşullarda yapılıyor. Eskiden 4 hasat yapılan çay şimdilerde 3 hasadı zor yapıyor. Geçmiş 30 yılda herkes şehre göçtüğü için çayların çoğu orman arazisine kaldı, eldeki çayların da çoğu bakımsızlıktan gitti. Şimdilerde yeni çay tarlaları yapmak isteseler de yer yok.
ARAZİLER ÇAY TARIMINA AÇILSIN
Tam da bu noktada çok küçük arazilerde yapılan çay tarımı karlı olmaktan çok atadan kalma küçük arazilere duygusal bağlılıkla devam ediyor. Araziler küçük olduğundan karlılık çok düşük. Bu nedenle Karadeniz’de kimse köyüne dönüp tarımdan kar edemiyor.
KARADENİZ’DE BİR SEFERE MAHSUS ARAZİLER KÖYLÜ İÇİN ÇAY TARIMINA AÇILMALI
Çayın geleceği ve Karadeniz’de kırsal kalkınma için, yeni arazilerin açılıp daha büyük alanlarda çay tarımı yapılması çok önemli. Özellikle dağ köylerinde 3 yıl bakılmayan çay hemen orman oluyor, sonrası Orman arazisi.