****Albert Einstein egoyu formülle gösterdi. Ego= 1 / Bilgi .. Bunun anlamı; “Bilgi seviyesi yükseldikçe ego seviyesi düşer. Bilgi seviyesi düştükçe ego seviyesi yükselir”.
****Ekonomi nereye koşuyor?
Merkez Bankasına yeni yapılan atamalar ile ilgili sorular soruyorlar. Her şey güzel oluyor diye sevinenler var. Başarı konusunda endişelerim var. Kim atadı, tüm kamuda zihniyet değişikliği oldu mu?
****Ayrıca sistem aynı değişen bir şey yok. Tarım ve Orman Bakanlığına bakalım. Bakanlar değişiyor. Bakanla beraber ekiplerde değişiyor. Tarımda bir değişim var mı? Sorunlar artarak devam ediyor.
****Önemli olan adalete, tarıma, ekonomiye, eğitime yani hepsine bütüncül bakabilmektedir. Kamu kurumlarının tamamına liyakatli atamalar olmasıdır.
****Sorunlara bütüncül bakılabiliyor mu?
****Acaba bir ay sonra tohum, gübre, mazot, zirai ilaç, traktör ve ekipmanlarının fiyatları ne olacak?
****Bu enflasyon, pahalılık, dövizdeki ve girdilerdeki artış ile daha akıllı bir iklime sahip olmak için daha akıllı çiftliklere nasıl sahip olacağız?
**Buğdaydan en çok kim kazanıyor?
**Kredi faiz oranı bir ay sonra ne olacak?
****Buğdaya taban fiyat ve emekliye %25 zam verildi. Hemen üç hafta sonra enflasyon tahminlerini değiştirdiler. Enflasyonu, %22,5’ tan %58’e çıkardılar. Bu bazılarının hoşuna gitmiş olabilir. Çiftçilerimizin ve emeklilerimizin asla hoşuna gidecek bir karar değildir.
****Şu unutulmamalıdır. Enflasyon hızla ve kısa zamanda yükselir. Ama yavaş ve uzun zamanda düşer. Ama doğru politikalarla.. Bunu yaşayarak göreceğiz.
Ekonomi politikasındaki hatalardan dolayı büyük bir işsizlikten söz ediliyor. Dilerim yanılırlar…
****Yanlış ekonomi, tarım politikaları.... Ancak ders almıyoruz. Üstelik fatura, acı reçete sürekli kayıtlı alt tabakaya, fakire çıkıyor. Ancak gıdada olduğu gibi merdivenaltı tabakaya hiçbir şey yok.. Adresleri ve kayıtları yok. O nedenle onlara acı reçete uygulanmıyor... Motorlu taşıtlar vergisi herkese mi yoksa yıllardır çok kazana mı geldi? Sanki herkes çok kazanıyor gibi….
****Ayrıca bu ülkeye en büyük zararı çakma tarımcılar, sağlıkçılar, ekonomistler, eğitimciler, sendikacılar, STK’lar, akademisyenler verdi. Vermeye de devam ediyor. Sadece onların söylediği doğrudur. Onlar sadece bilirler.. Ancak kimsenin aklına bunların özgeçmişlerine ve uzmanlık alanlarına bakmak gelmiyor.
Örneğin tarımda, ülkemizin eli ayağı toprağa değmiş, hem mektepli hem alaylı tarımcılar sahaya ne kadar çok inerlerse çakma tarımcılar sahadan uzaklaşır. Ne kadar kamuda yer alırlarsa çakma tarımcılar kamuda görev alamazlar. Uzmanlık alanı dışında kimse konuşamaz. Bunlar çakma bürokratlar atanırken makam takdiri derler, makam tarafından görevden alınınca mahkemeye koşarlar… Hâlbuki herkes atamaların nasıl yapıldığını biliyor değil mi?
****Ne oldu üretim planlaması mevzuatı?
Görüş alma süresi bittikten sonra toplantılar yapılıyor. Bu işin başında “Mevzuat Hazırlama Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmenlik” adım adım takip edilseydi. Etki analizleri de yapılmış ise paylaşılsaydı. Ne yazık Ülkemizin 2023 yılına kadar "Tarımsal Üretim Planlaması" olmadığı ortaya çıktı.
Düzenlemesi bile yoktu. Şimdi kanunda yeri oldu. Ancak usul ve esasları yok. Hala yönetmelik çıkmadı. Bu yıla kadar karadüzen yani üretim planı olmadan yapılan üretimden sonuçta alınamıyor. Çok yazık… Yine bir önerim olacak. Son şeklini yayınlanmak üzere göndermeden internette yayınlayınız. Son gelen görüşleri bir kez daha dikkate alınız. Bu yönetmelik çok önemli, çok kapsamlıdır. Konu uzmanlarının görüşlerini de ayrıca dikkate alınız.
****Gıda fiyatlarında enflasyonda en yüksek olan ülkeler arasında neredeyiz? Türkiye 10. Sıradan 8. Sıraya yükseldi. Görüldüğü gibi Avrupa’da 1. Sırayı kimseye kaptırmıyoruz. Bu ay yine yüksek çıkması bekleniyor. Kimlerin arasındayız?
1- Venezuela % 414
2- Lebanon % 304
3- Zimbabwe % 256
4- Argentina % 118
5- Suriname % 71
6- Egypt % 66
7- Sierra Leone % 56
8- Türkiye % 54
9- Ghana % 52
10- Haiti % 48
Not: Dünya Bankası 17 Temmuz 2023 verileri..
****Enflasyon nedeniyle, Tarım ve Orman Bakanlığının stratejik tarım ürünlerimizde tekrar bir fiyat ayarlaması yapması gerekmektedir. Desteklemeler ve primler artırılmalıdır. Çiftçimizin yükü ağırlaşıyor. İşleri zorlaşıyor.
Zamanında bu kadar kolay yapılacak işler, alınacak önlemler varken üstelik bu uyarılar zamanından önce de yapılırken, biz nerede hata yaptık!!!
****Süt ineklerine zorunlu sigorta getiriliyor. Bu konuda bazı soruların cevabı mutlaka alınmalıdır. Üreticinin zaten yükü ağır. Zorunlu sigortanın altından nasıl kalkacak? Süt inekçiliği bırakanlarda artışlar yaşanacak.. Sigorta kesin olarak olmalıdır. Ama çiftçi para kazanmalıdır. Tarımdaki sorunlar devam ediyor? Yıllardır çözülemeyen sorunları kim çözecek? İlgili otorite kim?
****Buğday neden Rusya’dan Afrika'ya ulaşmıyor. Rusya’nın gönderdiği yaklaşık 260.000 ton tahılın sadece 54.000 tonu bu kıtaya ulaştırıldığı tahmin ediliyor. Ne olmuştu? Geri kalan buğday, Rusya'nın tahıl anlaşmasından çekilmesinden birkaç gün sonra Avrupa limanlarında tutuluyor. Unutmayalım, Afrikalılara en çokta Avrupalılar üzülüyor!!!! Bu nasıl üzülme? Acaba Chicago Borsası tahıl fiyatlarını yükseltme yöntemi uygulanıyor olabilir mi?
Karadeniz ticaretindeki aksamalar arasında tahıl piyasalarının durumu dünyanın en büyük buğday ve mısır ihracatçılarından birinin yani Ukrayna’nın daha düşük kapasitede çalışması, küresel arz üzerinde etkili oluyor.
Ukrayna'daki savaş, uluslararası tahıl ve yağlı tohum pazarlarını etkilemeye devam ediyor. Yerel fiyatlar, tarımın politikası ve üretim planlaması olmaması nedeniyle kendi zorluklarıyla karşı karşıyadır.
Pazar analizi her zaman birçok değişkenden etkilenir. Ancak tahıllar bir savaş silahı olarak kullanıldığında, siyasetin ne kadar önemli olduğunu gördüğümüzde, belirsizlik artar.
****Almanya’ da 2024 yılı başından itibaren tüketiciler et satın alırken ürünün menşei konusunda bilgilendirilmek zorunda kalacaklar... Tüketici etikete bakarak kaliteli et konusunda daha duyarlı oluyor. Tüketici et satın aldığında hayvanın nasıl yetiştirildiğini ve nereden geldiğini bilecek.. Bu hayvan yetiştiriciler içinde olumlu bir gelişmedir. Bir ülkeye yoğun kaçak hayvan girişi söz konusu ise o ülke tüketicileri nasıl bilgilendirecek? Etikete ne yazılacak
****Akbelen’de neler oluyor?
Akbelen Ormanı Muğla İkizköy Mahallesindedir. Ormanda, ağaçlar maden için kesilmeye devam ediyor. Ormanlarımız nasıl yanarken içimiz yanıyor ve üzülüyorsak maden içinde kesildiğinde üzülüyoruz. İçimiz yanıyor. Orman, Yeniköy Kemerköy Termik Santrali’ne linyit temini için istimlak edilmişti. Santral, Limak-IC İÇTAŞ ortaklığınındır. Köylüler ormanı kestirmeyi önlemek istemektedir. Onun mücadelesini veriyorlar. Bu mücadele 4 yıldır devam ederken son iki yıldır nöbetteler…
Türkiye'de 1 Mart 2022'de Resmi Gazete'de yayımlanan yeni bir yönetmelikle zeytinliklerin maden projelerine açılması mümkün hale gelmişti.
Ormanların yok olmamasını, ağaçların kesilmesini önlemek isteyen halka Akbelen’de Tarım Orman Bakanlığının araçları ile tazyikli su sıkılıyor. Bunu televizyonlarda hepimiz gördük. Tarım ve Orman Bakanlığının görevleri arasında ormanı korumak isteyenlere tazyikli su sıkma görevi var mı?
Üstelik bu bölgedeki Orman Genel Müdürlüğüne bağlı kurumlar Valiliklere bağlı değildir. Bu görev için ve bu araçların görevlendirilmesine, bu tazyikli suyun halka sıkılmasına kim talimatını vermiştir? Nasıl bir görevlendirme yapılmıştır. Bir yazılı emir mutlaka olmalı değil mi? Orman Genel Müdürlüğünün ormanlarda panoları var. Bunlardan birinde, “Orman biterse, hayat biter yazıyor”. Ormanları koruyan, hayatın bitmemesini sağlayan halka tazyikli su nasıl sıkılır?
*****Bir tarımcı olarak;
Bu ormanların böyle yok olmasına karşıyım.
Termik santral nedeniyle bahçelerin, tarım arazilerinin yok olmasına karşıyım.
Doğanın yok edilmesine karşıyım.
Küresel ısınmanın artırılmasına neden olacağından karşıyım.
Bu bölgede bulunan endemik türlerin yok olmasına karşıyım. (Endemik tür, yalnız bu bölgede bulunan türlerdir.)
Buradaki biyoçeşitliliğin kaybolmasına karşıyım.
Sadece kızılçamların değil, buralarda yaşayan tüm canlılarında yok olmasına karşıyım.
Buralar bazı kuşların üreme, yuvalanma alanıdır. Bu nedenle de karşıyım.
Termik santralin havayı kirlettiği için karşıyım.
Bir yandan orman yangınları ile ormanlarımız yok olurken, bir yandan termik santraller için ormanlarımızı yok ediyoruz. Bu nedenle karşıyım.
****Devlet her zaman köylünün, üretenin ve çiftçinin yanındadır. Bu konuda hiçbir kimsenin sıkıntısı ve sorunu yok. İktidar, hükümet ve bakanlar her zaman köylünün, üretenin ve çiftçinin yanında mı? Devlet ana, Devlet sevgisi ile iktidar, hükümet ve bakan sevgisi aynı olur mu?
****Hepimizin ortak bir amacı olmalıdır. Büyüklerimizden emanet olarak teslim aldığımız ormanlarımızı, güzel ülkemizi çocuklarımıza çok daha güzel bir şekilde bırakmaktır.
Bu nedenle duyarlı ve sahada mücadele edenlerin yanında olmamız gereklidir.